“Büyük çay mitingi” öncesi CHP Rize il örgütü ve milletvekillerinden açıklama

Rize’de CHP’li milletvekilleri basın açıklaması düzenleyerek, vatandaşları Pazar günü yapılacak olan Çay Mitingine davet ettiler. CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, “İktidar sağır oldu çiftçiyi duymaz oldu. Bu durumda bu tarım sürmez. Bunların asıl hedefi zaten çayın geçim kaynağı olmaktan çıkmasını sağlamaktır” dedi. CHP PM üyesi Orhan Sarıbal ise, “Aslında çay meselesi sadece bir milyon kişinin sadece çayla uğraşan emekçinin değil; 86 milyon hatta sığınmacılarla beraber, turistlerle beraber günde 100 milyon insanın içeceği. Türkiye halkı, dünyada kişi başına en çok çay tüketen ülke” ifadelerini kullandı.

(RİZE) CHP Genel Başkanı Özgür Özel 2 Haziran Pazar günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın memleketi Rize’de, “Büyük çay mitingi düzenleyecek. Miting öncesi CHP Rize il başkanı Saltuk Deniz Giresun, Ordu, Samsun Trabzon, Artvin il başkanları adına çay üreticilerini 2 Haziran’da düzenlenecek çay mitingine davet etti. CHP Rize il başkanlığında büyük çay mitingi ile ilgili  düzenlenen basın toplantısına Tarım politikalarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Âdem, Adana Milletvekili Ayhan Barut, Bursa Milletvekili Orhan Saribal, Kadın Kolları MYK Üyesi Necla Kaçan katıldı. 

GENÇAĞA KARAFAZLI-SÜMEYYE ÇELİK

“Yaşananlar çay üreticilerinin sorunu değil, aynı zamanda çayı içen insanlar için de bir sorun”

Rize CHP İl Başkanı Saltuk Deniz,” Açıklama yaparak çay fiyatlarının asgari 25 TL olduğunu beyan etmiştik ve bu konudaki yapmış olduğumuz açıklamaya yani 5 il başkanın yapmış olduğu açıklamaya Karadeniz bölgesindeki diğer 20 il başkanı da destek verdi. Hemen hemen her il başkanı Kendi bulunduğu noktada çay üreticilere dayanışmak için açıklamalarda bulundular basın açıklamaları yaptılar Bazı yerlerde de hem sokakta hem de alanlar da açıklama yaptılar bir çay üreticileriyle Karadeniz bölgesindeki il başkanlarının ortak bir dayanışmasını bu dönem birlikte örgütlemişler yaşananlar çay üreticilerinin sorunu değil, aynı zamanda çayı içen insanlar için de bir sorun. İçinde sömürünün olmadığı adaletin olduğu insan haklarının yenmemiş olduğu çay üreticilerinin yoksullaşmak noktasında da çay üreticileri Karadeniz bölgesindeki tüm il başkanlarıyla bir orta dayanışmasını örgütledi, zaten bu amaçla da 2 Haziran’da yapılacak olan çay mitingi de beş il başkanının ortak talebi noktasında Genel Başkanımıza iletmiş olduğumuz bu talebin genel başkanımız tarafından kabul edilmesi üzerine Rize’de bir bölgesel miting Yapılması kararı alındı ve sağ olsunlar genel başkanımız 2 Haziran’da Rize’ye gelerek bir bölgesel mitingi de hayata gerçekleştirecektir.

“Utançlarından dolayı çay fiyatını sosyal medya üzerinden açıkladılar”

Çay sezonu 4 Mayıs tarihinde açıklanmış olmasına rağmen çay fiyatları 11 Mayıs’ta açıklandı. Bu  çay alım fiyatları nasıl açıklandığını hep birlikte kamuoyunda birlikte paylaştık, biliyorsunuz daha önce bunlar büyük törenlerle basın açıklamalarıyla yapılan çay açıklamaları bu dönem utançlarından dolayı sosyal medya üzerinden açıklandı ve ilk defa Rize’nin tarihinde böyle bir olayla da karşılaşmış olduk bunu da o zaman da söylemiş olduğumuz gibi bugün de aynı şeyi söylüyoruz şu anki tarım bakanı bir açıklamış olduğu fiyattan utanmış olduğu için fiyatı ancak sosyal medyadan açıklamış oldu. Çay bölgenin ekmeğidir, geçim kaynağıdır, bu nedenle yaş çay alım fiyatının açıklanmasının ardından çay üreticileri meydanlarda çay fabrikaları önünde çay tarlalarında tepkilerini gösterdiler. Alanlarda basın açıklaması yapan üreticilerimiz açıklanan yaş çayın Fiyatını kabul etmediklerini reddettiklerini söylediler. Bu çay fiyatını “kabul etmiyoruz, reddediyoruz” sloganı artık çay üreticilerinin ortak sloganına dönüştü. Bir talepten ziyade artık açıklanan bir fiyata karşı bir net duruşu simgelenir bir duruş. Yani biz sizin iş şunu arttırmaktan ziyade biz artık sizin bize sunmuş olduğunuz faturayı sizin bize sunmuş olduğunuz fiyatı biz kabul etmiyoruz, reddediyoruz çünkü biz geçinemiyoruz, çünkü biz giderek daha çok yoksullaştıran bu sisteme karşı bizim bir itiraz etmemiz gerekiyor. Bu dönem çay üreticilerinin çay sektöründe çalışan özellikle çayla ilgili bağlantı hemen Hemen herkesin ortak sloganına dönüştü. Dedi.” 

“çay üreticisinin derdini tekrar tüm Türkiye’ye anlatmak üzere burada buluşacağız.”

Manisa Milletvekili Bekir Başevirgan,” Bir yürüyüş gerçekleştirdik. Onların haykırışlarını, onların ürettikleri ürünün para etmemesi karşısında üretimden vazgeçmeye noktasına geldiklerini gördük ve bir çağrıda bulunduk orada Mini bir Mini değil aslında sesi büyük gücü yüksek bir halk topluluğuyla birlikte bir açıklama yapmıştık. O zamanda Biz Sayın Cumhurbaşkanına Rizeli olduğunu hatırlattıkları gibi tütün üreticisini yok ettikleri gibi maalesef yerli çay üreticisini de yani Türk çayını da yok etme politikasıdır. Biz bu politikalardan tamamen vazgeçilmesini hatta tarım politikasının milli politika millileştirmek inanıyoruz. Çünkü son dönemlerde çok sayıda bakan değişti değişen bakan sayısını bile hatırlamakta güçlük çekiyoruz maalesef Merkezi hükümetin bir milli politikası, tarım politikası Maalesef yok çiftçimiz girdi maliyetleri altında ezilmiş Her bölgede öyle Akdeniz bölgesinde de öyle İç Anadolu Bölgesinde de öyle Rize’de de fındık Rize’de de çay üreticileri öyle hatta Karadeniz’in en büyük üretimlerinden biri olan dünyada rekoru elimizde bulundurduğumuz fındık üreticisi bile çok kötü durumda onlar da isyan halinde. Biz sayın genel başkanımız Özgür Özel’in isteğiyle bugün buradayız ayın 2’sinde de 2 Haziran günü de büyük bir miting büyük bir halk buluşması gerçekleştirip çay üreticisinin derdini tekrar tüm Türkiye’ye anlatmak üzere burada buluşacağız. Dedi.

“Ülkenin gıda güvenliği ve gıda güvencesi yabancı şirketlere ve yabancı ülkelerin çiftçilerine teslim edilmiş durumda”

PM Üyesi Orhan Sarıbal,” Çay meselesini konuşuyoruz, Aslında çay meselesi sadece 1 milyon sadece çayla uğraşan emekçinin değil 86 milyon hatta sığınmacılarla beraber turistlerle beraber Günde 100 milyon insanın içeceği. Türkiye halkı dünyada kişi başına en çok çay tüketen ülke Yaklaşık 3 kilogram kuru çay tüketen bir ülkeyiz bu şu demek; Bu ülkenin insanı iktidarın uyguladığı yanlış ekonomik Politikalar altında ezilirken Aslında sığınacağı bir içecek var Onun adı da çay, en ucuz olup 10.000 Lira emekli maaşı alan emekçinin, emeklinin gerçekten geliri olmayanın Aslında yine de en ucuz bir şekilde içebileceği kahvelerde İnsanların en rahat içebileceği tek içecek çay ,şunu demeye çalışıyorum çay aynı zam bu ülkede yaşayan bütün insanların temel sorunu ve Karadeniz çayı Rize çayı Karadeniz çayı dünyanın en önemli çaylarından biri çünkü dünyada kar alan biçimden sonra dinlenen uyuyan daha sonra yeniden canlanan tek çay organik açısından da dünyanın tek organik Çaylarından en önemlisi olarak söyleyebiliriz. Dolayısıyla bu mesele sadece çiftçinin sadece üreticinin meselesi değil. Pazar günü yani 2 Haziran’da yapılacak olan miting aynı zamanda iktidarın bu topraklarda hem de işaret edildiği gibi cumhurbaşkanının Memleketinin en önemli ürünü olan çayla ilgili ortaya koyduğu tutumun da bir karşılığı olacaktır. Çünkü çok net bir şekilde Görmek zorundayız o kadar çok para başka yerlere harcanıyor ki düşünün 1.2 trilyon 2024 yılında bütçeden faize para harcanacak 1.2 trilyon Oysa kendi çıkardıkları kanuna göre 2006 yılında çıkardıkları kanuna göre bu yıl çiftçiye vermeleri gereken  441 milyar Oysa vermeyi taahhüt ettikleri sadece 91 milyar, Çiftçi sadece Mazota ayırsa bu parayı çiftçinin kullanacağı mazot 120 milyar üzerinde ama devletin desteği hükümetin desteği 91 milyar lira yani Şunu çok net görüyoruz faize çalışan bir iktidar var, saltanata çalışan bir iktidar var, şatafata çalışan bir iktidar var, ama bu ülkenin en önemli milli içeceği olan çay için ne yazık ki sadece yoksulluğu sadece eziyeti reva görüyorlar çayın kilo maliyeti bugün yeşil çayın tarladaki maliyeti 20 lira civarında ne yazık ki verdikleri fiyat maliyetin de altında, Evet işlerine geliyor, Kolay geliyor hayvan ithal ediyorlar, et ithal ediyorlar, buğday ithal ediyorlar, arpa ithal ediyorlar ,Mısır ithal ediyorlar yani baktığınızda ülkenin gıda güvenliği ve gıda güvencesi yabancı şirketlere ve yabancı ülkelerin çiftçilerine teslim edilmiş durumda Ama iş kendi üretimine gelince bütün her şeyi kısıyorlar sanmayın ki tesadüf sanmayın ki bilmediklerinden bilerek İsteyerek yapıyorlar. Dedi.

“Çay tarımını yok edecekler bu coğrafyayı maden şirketlerine teslim edecekler”

Rize CHP Millet Vekili Tahsin Ocaklı,” bir üreticiyi korumanın temel yolu Aslında kanunlarla yazıp onu meclisten geçirmektir yani kanunlaştırmaktır. Ben bunun önce iktidar partisi milletvekillerin hazırlanmasını ve bölge yararına onların hazırladığı teklifi de bizim desteklememiz önerdim Bunun için de biraz zaman ve fırsat verdim onlardan böyle bir ilerleme veya teklif gelmeyince de biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bir çay kanunu teklifi verdik hepinizin bildiği gibi iktidarın ve destekçilerinin oylarıyla reddedildi. Arkadaşlar hikâye şu çiftçi diyor ki, hem oda eliyle hem de kendi diliyle diyor ki benim maliyetim 18 liranın üstünde Sen bana 17 lira verdiğin zaman bu Sürdürülebilir tarım olmaktan çıkar o yüzden biz parlamentoda onlar bahçede her yerde bu derdi anlatıyoruz yığını orta koymaya çalıyoruz düzeltme istiyoruz. Peki ne diyor Bununla ilgili Çaykur Genel Müdürü? maliyet hesaplarımızı kimseyle paylaşmayız. Sizin nasıl maliyet hesabı yaptığınızı Çaykur Genel Müdürü bize söylemez milletvekilin söylemez Cumhurbaşkanı tarım bakanınız söylemez sizin hesaplarınızda bir yani var koyalım Bir masanın gübre maliyeti işte üretimle ilgili çayın sofranızdan veya boğazınıza gelene kadar bütün maliyetlerini koyalım ortaya Eğer Bizim dediğimiz çıkmazsa vermeyin. Bunları anlatmak üzere de Sayın cumhurbaşkanından da randevu istedim hem telefonla hem de faks yoluyla ondan cevap gelmez, teklif veririz çıkmaz, meclise söyleriz dinlenmez iktidar sağır oldu çiftçiyi duymaz oldu bu durumda bu tarım sürmez.“

“Bu coğrafyayı madenlere teslim etmek istiyorlar madenlere teslim edecekleri yerlerinde ön hazırlığı önce tarımı bitirmekte buldular.”

Bakın arkadaşlar asıl hedefi şimdi açıklıyorum size bunların asıl hedefi zaten Çayın geçim kaynağı olmaktan çıkmasını sağlamaktır hedefleri budur, Niye çünkü topraklarda mülkiyet el değişimi ancak öyle başlar ne olur mülkiyet el değişiminin önünde arkasında ne var peki maden işletmecilik var. Bu coğrafyayı madenlere teslim etmek istiyorlar madenlere teslim edecekleri yerlerinde ön hazırlığı önce tarımı bitirmekte buldular. Tam da işin özü budur ama direneceğiz Yıllar Boyunca burada ekmeğini çıkaran, çocuğunu Okutan, kendisine ev yapan çay üreticisi 4 ekmek alırken şimdi bir ekmeğe razı olup hala sürdüren çay üreticisinin haklarını partimiz genel başkanımız sonuna kadar savunmaya devam edecek hiç şüpheniz olmasın. Bunun da bu pazar günü mi göreceksiniz büyük bir kalabalık olacağını düşünüyoruz hasadın bitmemiş olmasına rağmen iyi bir katılım olacağını düşünüyoruz ve biliyoruz. Bu mücadele bitmez iktidar vermemeye, biz hakları almaya direnmeye devam edeceğiz ve şuna emin olsun herkes kazanan Türkiye olacak bir örnekte de bitiriyorum Rize’de tarım arazileri adeta eğimi gibi bir eğime sahiptir. Siz burada çay toplarsınız burada toplarsınız teleferik varsa yukarıya çıkar teleferik yoksa bohça yapılır aşağıya doğru yuvarlanır, yukarıya doğru çekenler emekçiler aşağıya doğru yuvarlananlar da çiftçiye gücü emeğinin karşılığını vermeyen iktidara benzetiyorum işte çay bohçası gibi yuvarlanırlar gayet basit. Bunu 31 Mart’ta yerel seçimlerde gördük Türkiye’yi 1 Parti yaptı Cumhuriyet Halk Partisi’ni 1 Parti yaptı seçmen. Karadeniz seçmeni de Çayda bu emek sömürüsüne devam ederse yakındır seçimler seçimlere de kalmadan Elbette gereğini yapardı. ilk önce borsa başkanının açıklaması çok talihsiz bir durum onun böyle bir yetkisi yok, onun böyle bir haddi de yok. Sayın cumhurbaşkanına yakın olduğu için adeta çayın fiyatını belirleyen kişi olarak artık Rize’de o biliniyor. Dolayısıyla biz bunu kabul etmeyiz, onun dediğini de kabul etmeyiz, sosyal medyadan açıklan biçimi de kabul etmeyiz, gelecekler eskiden olduğu gibi burada meydanlarda burada Açıklayacaklar ama Korkunun ecele faydası yok bu Çiftçi cezayı verecek. Eğer yasalarla düzen halde olmaz ise yaş çay taban fiyatı diye bir cümleyi kanunla birlikte geçirmez isek özel sektöre Neden bunu bu kadar fiyata alıyorsun deme hakkımız yoktur o yüzden bunu düzenleyecek olan üreticiyi de çalışanı da koruyup kollayacak olan şey çay kanununun kendisidir. Bunu yıllarca ısrar ettiğimiz gibi yine yenileyeceğiz peşinde duracağız ısrar edeceğiz ve bunu Çiftçi tamamı ile birlikte talep etmeye başlayıp meclise belki de bütün çiftçilerimize yürüdüğümüzde mecburdurlar Kabul edecekler Hiç çaresi yok. Dedi.

“AKP iktidarı döneminde de tarıma vurulan darbe hiçbir dönemde olmadığı kadar yapılmıştır”

CHP Adana Millet Vekili Ayhan Barut,” Dünyada kendi kendine yeten bir dönem 7 ülkeden biriyken ,Bugün ne acıdır ki ;Türkiye’nin kuzeyinde çay üreticisiyle, fındık üreticisi ,güneyinde narenciye ,üreticisi buğday üreticisi ,pamuk üreticisi, batısında incir üreticisi üzüm üreticisi, doğusunda da hayvan üreticisi perişan halde bu dönemde tarıma verilen desteklerin yetersiz olduğunu düşündüğümüz gibi aynı şekilde bu yapılan yapılacak olan mitingin de bölgemiz açısından ülke tarımı açısından oldukça önem arz ettiğini biliyoruz .Biz biliyoruz ki, Çay ve fındık Karadeniz ekonomisinin bel kemiğidir temelidir. Tarımı yok sayan Aslında ülke güvenliğini yok Sayar, Bence bu son dönemlerde sıkça bahsedilen BK sorunu bence bugün tarımda BK sorunu var çünkü üretmeyen toplum bağımlı hale gelir gıda güvenliği tehlike tehlikeye girer diye düşünüyorum. Özellikle iş başındaki AKP iktidarı döneminde de tarıma vurulan darbe hiçbir dönemde olmadığı kadar yapılmıştır.22 yılda şu anda Ülkemizdeki bütün tarım kesimdeki üreticiler geriye gitmiştir ve ürettiği ürünleri maliyetin satmak zorunda kalmıştır bugün çay üreticisinin maliyetini biliyoruz 21 TL, 25 TL fiyat vermesi gerekirken 17 Lira + 2 lira fiyat vermesi son derece komiktir son derece çay üreticisine yapılan büyük bir darbedir diyorum. Bu fiyatın derhal revize edilmesi gerekiyor. Aradaki farkın primle ya da fiyat revizesi ile Yenilenmesi gerekiyor çünkü önümüzdeki yıllarda üretimini yapabilmek açısından bu son derece önemlidir diyorum bütün e Karadeniz Bölgesi pazar günkü genel başkanımızın yapacağı mitinge davet ediyoruz. Dedi.