Hemşerimiz Erdoğan Cami değil de Çayımızla ilgili müjde vermesini beklerdik

GENÇAĞA KARAFAZLI

(RİZE)-Geçen hafta Rize’ye gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baba ocağı Güneysu’da halka hitap ederken duyurduğu cami müjdesi Türkiye’nin gündemine oturdu.

Erdoğan’ın cami müjdesine Rizeli hemşerileri tepkili. Emekli cami imamı Yahya Sandıkçı, “Sahil Camisi’nin yıkılması bence ranttır. Duyduğum kadarıyla yine o yerde Kale Market’in olduğu yer, Mehmet Cengiz’in orası, bence bu gündemi değiştirmektir. Çay konusunda konuşulmasın diye ortaya bir şey atıldı. Bence yeni cami bir ihtiyaç değildir, ihtiyaç olan Rize’deki ekonomi zaten berbat, çay fabrikalarını güçlendirmek, onların kapasitesini arttırmak, gençlerimize iş bulmak, Rize’de AKP döneminde 6 tane cami yıkıldı. CHP cami yıksaydı kıyamet kopardı, Cumhurbaşkanımız keşke Çay konusunda bir müjde verseydi” ifadelerini kullandı.

Geçen hafta Rize’ye gelen Cumhurbaşkanı AKP Genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baba ocağı Güneysu’da halka hitap ederken duyurduğu cami müjdesi Türkiye’nin gündemine oturdu. Erdoğan “Rize’mizde inşallah, Rize şehir merkezinde muhteşem bir camiyi inşa edelim istiyoruz. Mevcut camii (Merkez sahil cami) maalesef kayma yapmış. Şimdi şantiyenin olduğu yerde (deniz sahil dolgu alanını yapım çalışmaları süren millet bahçesinde) büyükçe bir camii yapalım istiyoruz, bu büyük camii ile birlikte Rize’nin kendine yakışanını gerçekleştirelim istiyoruz. “Açıklaması yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu açıklaması ile Türkiye’nin gündemine oturan Rize sahilinde yapımı devam eden millet bahçesinde yapılacak yeni cami tartışmalarını da beraberinde getirdi. Rize’li çay üreticileri çay satamadıklarını Ekonomik zorluklar yaşadıklarını devlet imkanlarının cami yapımında kullanılmamasını , Cami yerine çay üreticileri ile ilgili bir müjde beklediklerini dile getirdiler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cami müjdesiyle ilgili hemşerileri tepkilerini şu şekilde dile getirdiler.
Aktüel53 haber portalının imtiyaz sahibi gazeteci Osman Köseoğlu,

“Erdoğan’ın cami müjdesine Rize halkı pek itibar göstermedi”
Aktüel53 haber portalının imtiyaz sahibi Osman Köseoğlu “Sayın Cumhurbaşkanının 3 günlük ziyaretinde Rize’de vermiş olduğu müjde daha çok gündemi değiştirmek olarak görüyorum çünkü vatandaşın ilk sorunu ekonomi ve çay sorunuydu. İşte bu müjdeyi verdikten sonra sosyal medyada da baktık, yani bu Rize halkı camiye pek itibar göstermedi. Ben sadece gündem değiştirmek olarak görüyorum, zaten daha önce millet bahçesinde yapılacak olan cami projesi vardı. Sahil Camisi’nin bir özelliği var, 50-70 yaşlarındaki vatandaşlarımızın tuvalet ihtiyacını gördüğü, dinlenme amacını gördüğü, orada cenaze yıkama yerleri var, Rize’nin %90 cenazesi orada yıkanıp köylere ve ilçelere gidiyor. Orası adeta Rize halkının ortak bir kaynaşma noktası. Yani ben oranın yıkılmasını, ben Rize’nin tasvip ettiğine ben inanmıyorum, bir anket yapılsın %90 Rize Sahil Camisi orada kalsın, eğer yıkılacaksa aynı Rize Sahil Camisi orada yapılsın diye tekrar karar verir.
“Çay baronları yaş çay fiyatını 12-11 TL’ye kadar indirdiler, gerçekten bu vatandaşlara bir zulümdür”
40 yıl önce ekonomik olarak 1500,2000 değer kaybetti. Bundan 40 yıl önce 1 kilo çayla, 1 kilo zeytin alınırken, yine 25-30 yıl önce 1 kilo çayla, 1 kilo minci alınırken, 2021 yılında 1 kilo çayla 2,5 ekmek alırken, bugün maalesef çayın başkenti Rize’de 1 kilo yaş çay 1 susamlı simit almıyor. Rize’de AKP hariç bütün siyasi parti ve STK’lar, Rize Ziraat Odası yaş çay fiyatını en az 25 TL olması gerektiğini burada birçok defa basın açıklaması yaptı; ancak skandal bir şekilde Tarım Bakanlığı tarihinde ilk defa 205 bin çay müstahsilini yok sayarak, Tarım Bakanlığı sitesinden suçluluk psikolojisiyle fiyat açıklandı ve bugün geldiğimiz noktada Çaykur’un da kontenjan uygulaması sebebiyle bazı çay baronları yaş çay fiyatını 12-11 TL’ye kadar indirdiler, gerçekten bu vatandaşlara bir zulümdür. Vatandaşlarımız Rize’de ilk önce tabi ki çay sorunlarını ve ekonomik beklentileri vardı; ancak cami ortaya atılınca vatandaşta zaten ilgi göstermedi” dedi.

Bölge gazetelerinde muhabirlik yapan habere tanık gazetesinin imtiyaz sahibi gazeteci İlyas Gür ise:
“Sahil camisi yıkıldıktan sonra eğer bunlar bir dönem daha kalırlarsa o caminin olduğu alanı da Cengiz ailesine verecekler”
“Şimdi Rize’nin birikmiş sorunları var, çay üreticisinin, çay parasının, emeklinin beklentisi vardı burada açıklamasında; ama Türkiye Cumhuriyeti’nin bütçesini bitirdikleri için bu konuyla ilgili bir açıklama yapmadı. Gündemi saptırmak, o projeyi konuşturmak bak, biz bile konuşuyoruz. Rize Sahil Camisini yıkıp, Rize sahilde Millet bahçesinde bir cami yapılması yönünde bir şey söyledi. Benim düşüncem, sahil camisinin bulunduğu alan iyi bir rant yeri. O rant yerinden faydalanılması için caminin yıkılmasını istiyorlar, camiyi yıkmaları bence gündemi saptırmak için konuşulan bir konu. Rant var işin içinde. Bence cami yıkıldıktan sonra eğer bunlar bir dönem daha kalırlarsa o caminin olduğu alanı da Cengiz ailesine vereceğine inanıyorum” dedi.

“Çay konusu konuşulmasın diye ortaya bir şey atıldı”
Sahil caminin hemen bitişiğinde marketin olduğu yer Mehmet Cengiz’indir orada rant var ,bunlar gelmeden öncede biz Müslümandık diyen emekli imam Yahya Sandıkçı: “Emekli imamım, 55 yaşındayım, 32 yıl imamlık yaptım ve yılbaşında emekli oldum. Cumhurbaşkanı “orada işte tarıyorsunuz, motor çayları tarıyorsunuz, güzel siz anlarsınız, ben anlamam, bu iyi değil, bunun sonu pek iyi görmüyorum” dedi. Peki onun peşine deseydi ki ya çay artıyor, herkes dikiyor ama ben size müjde vereyim, elimden geldiği kadar fabrikaların kapasitesini artıracağım. Biz camiye karşı değiliz, bunlar gelmeden önce biz Müslümandık, cami de vardı ama şimdi bunlar geldiler, cami şimdi orta cami yıkıldı, değil mi? Bunların zamanında orta cami CHP döneminde yıkılsa kıyamet kopardı Rize’de ama bunlar yıkınca bir şey olmuyor. Camiyi yapacaksın, gerektiğini yapacaksın ama gereken yere yapacaksın. Sahil Camisi’nin yıkılması bence ranttır. Duyduğum kadarıyla yine o Kale Market’in olduğu yer, Mehmet Cengiz’in orası bence bu gündemi değiştirmektir. Çay konusunda konuşulmasın diye ortaya bir şey atıldı. Ben görevim icabı 13 tane cami değiştim. Şimdi gidelim orta camiye bakalım orada bir saf var mıdır? Şimdi buradaki camide ki safları oluştursak yani burada kalabalık olmuyor, camilerde dolmuyor bence bir ihtiyaç değildir, ihtiyaç olan Rize’deki ekonomi zaten berbat, fabrikaları güçlendirmek, çay fabrikalarını güçlendirmek, onların kapasitesini arttırmak, gençlerimize iş bulmak, yoksa tabi ki cami gereken yerde olacak. Rize’de AKP döneminde 6 tane cami yıkıldı. Çay konusunda bir müjde vermeliydi. Bence buraya cami yapılacak dediği zaman Diyanet İşleri Başkanı çıkıp demesi lazım ki, ‘Hayır, burada cami olmaz, burada bu oldu, şurada şu oldu’ demesi lazım. Ama demez, diyemez. Çünkü niye? İkinci kez oraya seçildi, seçildiği için de orada onun dediğinden duruyor. Oraya dese hemen o görevden alınacak. Bu caminin olmayacağını ben düşünüyorum. Belki de AKP’nin de ömrü yetmez bunda. Bahane bulup ta cami sakat demeyin ben inanmıyorum” ifadelerini kullandı.

“Camiyle sadece Rize’nin değil, tüm Türkiye’nin gündemini değiştirmek istiyorlar”
Çay üreticisi Mustafa Papaker: “Cumhurbaşkanı Rizeliye cami müjdesi vereceğine, çay üreticisine bir müjde versin, emekliye bir müjde versin, çayın işlenme şekline bir müjde versin, fabrikalarını daha modern hale getirsin, daha hızlı şey olsun. Rizelinin tek şeyi çaydır, geçim kaynağı çaydır. Cami sorununa gelince, sahil camisi orada bir deha gibi duruyor. Hepimiz onun temellerine çalışmış insanlarız. Camiyi gidip orada bir sahte raporlarla yıktırıp o araziyi başkasına peşkeş çekmek, şehrin göz girişinde gösteriş şeyi olarak bir deha olarak bir bu ülkede hiç vergi vermeyen bir müteahhitte bir cami yaptırmak. Bunlar ahlak dışı konular, bu camiye kimse gitmez. Hiç bu ülkede vergi vermeyen bir en büyük müteahhitte burayı peşkeş çekecektir, yazıklar olsun diyoruz. Yani çünkü arkasındaki araziyi de almış, oraya bir Kale Market gibi bir yer kurmuşlar, utanç duyulacak bir durum yani. Kararı alanların il teşkilatları, ilçe teşkilatları, parti örgütleri şu anda Rize’nin varoşlarını, mahallelerini, köylerini bir gezsin. Halkın ne durumda ne şekilde çay topladığını ve artık toplanan çay, çay olmaktan çıktı. Çaykur bundan nasıl çay yapıyor, nasıl piyasaya sürüyor, kalite düşüyor. Yani bu sorunlara çare bulsunlar, emeklinin sorununa çare bulsunlar. Yani Camiyle sadece Rize’nin değil, tüm Türkiye’nin gündemini değiştirmek istiyorlar. Yoksulluğu konuşturmayı belediyelerin üzerinden. Şimdi bir sigorta şeyleri çıkardılar, bu belediyelerin bu kadar sigara borçlarının %190. Bunların zamanında yapılmadı mı? Türkiye’yi cahil, cehalet içerisinde olan bir yönetim yönetiyor. Bundan da bir Türk vatandaşı olarak Cumhuriyet ve bir Atatürkçü olarak utanç duyuyorum yani” ifadelerini kullandı.

“Camiye ihtiyaç yok, Cuma hariç, cuma günü de siyasilerin peşine gitmek için reklam için kılıyor çoğu insan”
Esnaf Yüksel Fener: “Benim için en güzel müjde okul müjdesidir, cami değil. Yeterince camimiz var, şu anda camiye ihtiyacı yok, olanlar zaten dolmuyor. Cuma hariç, cuma günü de siyasilerin peşine gitmek için reklam için kılıyor çoğu insan. Çayın bu hala düşmemesinin, çayın tekrar ayağa kalkmasının müjdesini vermesini isterim. Bir de asgari ücretin, emeklinin aldığı maaşın yükseltilmesini isterim. Başka bir şey yok, bizim derdimiz geçim derdi, cami değil” dedi.

“Şeyh Camisi yeterli değil”
Harun Büyük: “Cami lazım neye göre lazım, Rize’ye millet dini öğrenmeyi öğrensin diye. Millet hep camiye mi gidecek, nasıl dolduracak? Şeyh Camisi yeterli değil, Sahil Camisi yeterli değil bence, onun projesi zaten doğru olmamış” dedi.

“Rize’de üreticilerin çektiği sıkıntılar gündeme gelmedi”
Çay üreticisi Tahsin Kambur,” Cami bir müjde değil, Rize’de zaten bir cami var, sıkıntımız yok, sonuçta gündem değiştirmektir. Yani Rize’de üreticinin çektiği sıkıntılar, geldiği günün bir gün öncesini ne veya o akşam mı Hemşin de bir çay yanması oldu, üretici çayı yaktı. Kotanın o gün kalkacağını herkes beklerken tekrar 30 kilodan devam ettiğini, yani üreticinin sıkıntıları yine aynı şekilde devam ediyor. Çay konusuna Cumhurbaşkanı hiç değinmedi, kendi açıklamalarını yaptı, gitti o şekilde, bende gündem değiştirmekti” ifadelerini kullandı.
“Özel Sektörde devlet desteği olmasa çayı 7 liraya kadar indirirler”

“Fabrika da camide ihtiyaçtır”
Ali Sarı, “Cami de ihtiyaçtır, fabrika da ihtiyaçtır. Gönül ister ki 9.000 ton mu, 9250 ton mu, çay günlük işliyor, bunu 15.000 ton işleyebilesin. Özel sektörde şunu yapabilir: Diyelim ki başta Doğuş olmak üzere, başını çeken özel sektörün başını çektiğinde fiyatı düşürmeye yönelik çok aşağılara indirmez. Mesela diyelim fiyatı 13 liraya kadar indiriyor, vatandaş satamıyor. Mecburiyetten 13 liraya iniyor, daha da indirirler. Burada, bak şimdi, devlet desteği olmasa onlar 7 liraya da indirirler, bu parayı hatta yok parasına bile satın alırlar çünkü adam dökecek onu. Şimdi o noktaya götürmeyelim. Cami mi yapalım, fabrika mı yapalım? O da yapılsın, o da yapılsın” ifadelerini kullandı.

“Fazla Cami, hepimize fazla, bu şekilde kendisini de kurtaramayacak”
Müzisyen Ufuk Beşir,” Bence yeterince camimiz var ve içleri boş, Cami yaptıracağına daha sosyalleşmemiz adına gençlerin, insanların belediyelerin daha güzel projeler yapması gerektiğini düşünüyorum. Camilerin daha faydalı olacağını ben düşünmüyorum. Fazla Cami, hepimize fazla, gereksiz olduğunu düşünüyorum. Bu şekilde de kendisini kurtaramayacak cami yaparak onu da söyleyeyim” ifadelerinde kullandı.