bianet, yerel seçimlerde İstanbul’dan aday adayı olan LGBTİ’lere sordu; onlar yanıtladı: “Varlığımız ayrımcılığa karşı güvence olacak”, “Yok sayıldığımız yaşama alanlarında söz hakkı istiyoruz”…

 Yerel seçimler yaklaşıyor, adaylıklar tartışılıyor. Kadın aday-erkek aday derken, LGBTİ’ler de farklı partilerden, farklı il ve ilçelerden belediye meclislerine aday adayı oluyor.

bianet, yerel seçimlerde İstanbul’dan aday adayı olan LGBTİ’lerle sordu, Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi’nin LGBTİ aday adayları cevapladı:

“Aday adayı olduğunuz bölge özelinde belediye meclisinde bir LGBT olmasının yerel politikaya nasıl etkileri, katkıları olacak?”

“Kentsel dönüşümden ayrımcılığa, her konuda çalışacağız”

Sedef Çakmak- CHP Beşiktaş Belediye Meclisi Üyesi aday adayı: Sınırları içerisinde birçok üniversiteyi barındırdığını ve bu üniversitelerin hemen hemen hepsinde LGBTİ öğrenci kulüpleri olduğunu düşündüğümüzde Beşiktaş’ın mahallelerinde LGBTİ’lere yönelik hizmetlerin ve farkındalık çalışmaların yapılmasının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Beşiktaş aynı zamanda LGBTİ’lerin Beyoğlu ve Şişli ilçelerinden sonra yoğunlukla yaşadıkları yerler. Özellikle öğrenci kulüplerinde emek veren LGBTİ’lerin yerel yönetimlere olan katılımının arttırılmasının, yerel yönetimlerin hem “gençleştirilmesi” hem de LGBTİ’lerin sorunlarına yönelik çalışmaların güçlendirilmesi açısından önemli olacağına inanıyorum.

Bu noktada LGBTİ mevzularının asla cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğiyle sınırlı olmadığını, kentsel dönüşümden benzer mekanizmalarla ayrımcılığa uğrayan diğer grupların haklarına kadar geniş bir perspektifte ele alındığını da belirtmekte fayda olduğunu düşünüyorum.

“Transların varlığı, ayrımcılığa karşı güvence olacak”

Asya Elmas, HDP Kadıköy Belediye Meclisi Üyesi aday adayı: Trans bireyin yerel mecliste varlığı LGBTİ görünürlüğü açısından çok önemli bugüne kadar arka sokaklarda görünen translar artık şehrin her alanında ve devletin bütün makamlarında varlıklarını ispat etmiş olacak, varlıkları LGBTİ’lere ayrımcılık yapılmaması için güvence olacak. Yerel belediyelerin LGBTİ’lere ilişkin politika üretmelerini sağlayacak.

Translar sadece kendileri için değil tüm toplumsal sorunlarla ilgilendiklerini göstererek toplumun algısının değişmesine yardımcı olacak. Türkiye artık transların da hem kendileri için hem de yerel sorunlar için politika üretebildiklerini görecek. Bugüne kadar görmezden gelinen LGBT’ler siyaset yoluyla varlıklarını kabul ettirerek yerel politikada söz sahibi olacak.

“LGBTİ’lerin en yoğun yaşadığı yer Şişli”

Boysan Yakar- CHP Şişli Belediye Meclisi Üyesi aday adayı: LGBTİ bireylerin en yoğun olarak yaşadığı Şişli sadece İstanbul’un değil, Türkiye’nin de en kalabalık LGBTİ nüfusuna sahip ilçesi. Fakat temsil konusunda bugüne kadar hiçbir LGBTİ bireyin yer almadığı bir ilçe. Kendi vergilerimizle sağlanan belediye bütçelerinden bizlere yönelik hiçbir çalışmanın olmadığını bilmek, taleplerimizin göz ardı edildiğini görmek gerçekten üzücü.

Ben yıllardır Şişli’de yaşayan bir eşcinselim, ayrıca Şişli’nin kendi adımıza kazanılmış bir bölge olduğunu düşünüyorum. Şişli Belediye Meclisi’nde olmamın yerel yönetimler nezdinde büyük bir farkındalık yaratacağına kalben inanıyorum. Bunun 2014 Türkiye’sinde bir vazgeçilmez olduğuna, özellikle de Türkiye’nin birçok kentinde hakları için sokağa çıkan LGBTİ’lerin Türkiye siyasetinin yadsınamaz bir parçası olduğu Gezi Direnişi’yle hepten gösterdiğimizi düşünüyorum. Ayrıca belediyelerdeki varlığımızın cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığıyla, toplum içindeki yerleşmiş sistematik homofobi ve transfobiyle mücadeleyi güçlendireceğine, kentsel dönüşüm mağduriyetini durduracağına, insancıl kent politikalarının gelişeceğine, kentsel dönüşüm mağduriyetini bitireceğine ve toplumda olumlu bir dönüşüme yol açacağına eminim. Üstelik bu dönüşüm sadece LGBTİ bireylere değil; tüm kadınlara, engellilere, etnik azınlıklara ve nice ayrımcılığa maruz kalan kitleye de ışık olacak, onların da mücadelesine katkı sağlayacaktır.

“HZ. MUHAMMED DEVRE DIŞI BIRAKILDI”

“Herkes gibi LGBTİ’lerin de temsiliyete ihtiyacı var”

Şevval Kılıç, HDP Şişli Belediye Meclisi Üyesi aday adayı: LGBTİ bireylerin aktif siyasete atılmasında geç bile kalındı. Bu coğrafyada hep ayrımcılıktan ve devletin anti-demokratik tavırlarından mağdur olmuş LGBT bireylerin, siyasete katılmasının değiştirici, dönüştürücü ve devrimsel etkileri olacağını düşünüyorum.

Bu sene LGBTİ’ler hiç olmadığı kadar görünürler, hem CHP’den hem HDP’den aday adayları var. 20 yıl önce Demet Demir’in ÖDP’deki çalışmalarından beri bu vardı ama bu seçimlerde LGBTİ’ler çok görünür ve aktif. Kürt hareketinden sonra en hızlı büyüyen toplumsal hareket LGBTİ hareketi. Her türlü siyasi görünüm LGBTİ hareketi adına iyi olacak diye düşünüyorum. Hem de farklı partilerden aday oluyorlar. Ama tabii ulusalcı bir LGBTİ bireyler sırf cinsel yönelimden dolayı ortaklaşmam, birlikte politika üretmem mümkün değil. Ama bu görünürlük momentum katacak harekete.

Şişli Beyoğlu’nun 20 sene önceki hali gibi, çokkültürlü bir yer. Siyasi partilerin seçmen, oy gibi rakamsal bir açıdan bakmadan, pozitif ayrımcılık yapıp çalışmalarına ortak etmek zorunda olduklarını düşünüyorum. Herkes gibi LGBTİ’lerin de temsiliyete ihtiyacı ve hakkı var.

“Yaşam alanlarımızda yok sayılıyoruz”

Çelik Özdemir- CHP Beyoğlu Belediye Meclisi Üyesi aday adayı: Beyoğlu gibi hem geçmişte hem de günümüzde LGBTİ bireylerin yaşam alanı olmuş bir ilçede bizleri yok sayarak, görmezden gelerek yerel politikaların şekillendirilmesi şu zamana kadar yapılmış büyük bir eksikliktir. 2003 yılından beri İstiklal Caddesi’nde yer alan LGBT Onur Yürüyüşleri, 1 Mayıs eylemleri, İstanbul’daki LGBTİ haklarını savunan bütün derneklerin bu ilçede yer alması, bireylerin yaşama, çalışma ve sosyalleşme alanlarının burada yoğunlaşması göz önünde bulundurulduğunda Beyoğlu Belediye Meclisi’nde bu kesimlerin taleplerini ve isteklerini en doğru biçimde iletebilecek kişinin yine bizzat bu kesimden birisinin olabileceğine inanıyorum.

Gezi direnişi hem bu ilçede hem de ülke genelinde LGBTİ görünürlüğünün artmasında doğrudan etkisi olmuştur. Tabii ki Gezi sadece Beyoğlu’nu kapsamamaktadır fakat Gezi’den elde edilen kazanımların hem tarihsel sorumluluğu hem de devamlılığını düşündüğümüzde Gezi Direnişi’nde yer almış kişilerin, bilhassa LGBTİ bireylerin yerel yönetimlerde de çalışmalarını devam ettirebilmeleri elzemdir.

“Kentimizi kendimiz yönetmek istiyoruz”

Ebru Kırancı, HDP Beyoğlu Belediye Meclisi Üyesi  aday adayı: Beyoğlu translara karşı yürütülen sürgün politikalarının ilk elden uygulandığı bir alan. Sormagil, Abanos, Pürtelaş ve Ülker Sokakta yaşananlar bugün Daracık ve Küçük Bayram sokakta yaşanmaya devam ediyor. Kentimizi de kendimizi de yönetebileceğimiz, kente dair olan her şeyde söz sahibi olabileceğimiz bir belediyecilik gerekli. En azından bu alanlarda LGBTİ’lerin sesi olabilmemiz gerek.

Altı senelik Zonguldak Belediyesi tecrübemden biliyorum ki bir trans olarak belediye meclis üyeliğinin üstesinden geleceğim. Gönül isterdi ki mevcut siyasi partiler “tabana ne anlatacağız” bahanesinin arkasına sığınmadan LGBTİ’lerden belediye başkanlığı ve milletvekilliği için desteklesinler aday göstersinler. Kendine demokrat, solcu diyen partiler de artık ellerini taşın altına koysun, zamanı geldi. HDP’yi de bu öncülüğü yapmasından dolayı selamlıyorum. Biz LGBTİ’ler, LGBTİ mücadelesi dışında Kürtlerin ve zulüm gören tüm halkların yanında olduğumuzu ilan ediyoruz. (ÇT)

Yarın YEREL SEÇİMLERDE LGBTİ’LER 2: Toplum Eşcinsellere Hazır mı?