Bir süre önce Ankara’ya gelen Barzani’ye Kürdistan Bölgesel Yönetimi bayrağı çekilmesini tartışıyordu Türkiye. Anlaşılan Kürtlerin bayrağına “paçavra” diyen kanat kazandı kavgayı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu, önemli bir aradan sonra Irak Kürdistanı yerine “Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi” tanımını kullandı. Deneyimli diplomat Aydın Selcen tweetiyle dikkat çekti bu önemli ayrıntıya. Selcen’in kendi üslubuyla attığı tweet şöyleydi: “Tarih lineer değil dairevi: MGK bildirisindeki “Irak Kuzeyi Bölgesel Yönetimi” ibaresi, AKP 15 yıl sonra TSK’ne teslim oldu demek.” Petrol anlaşmaları, kişisel yakınlık hikaye, mesele iktidar olunca, herkes satılabilinir, Barzani bile. Türkiye ile ilişkilere büyük yatırım yapan Barzani’ye ilk şok aslında İŞID saldırısıydı. Irak Kürdistan’ın yardım çağrısına Ankara sağır kalmıştı, yardıma koşan PKK ve İran oldu. Barzani buna rağmen Ankara politikasının takipçisi oldu ve PKK’nin Sincar’dan çıkmasınfa ısrarcı oldu mesela. Aynı Barzani, Kürt Ulusal Kongresi’ne de katıldı. Erdoğan’ın başkanlığındaki MGK dünkü kararıyla 12 Eylül çizgisine geri dönmüş oldu.
Türkiye’nin bölge halklarını yaşadıkları coğrafyayı nasıl adlandırıp yöneteceği üzerindeki yetisini kaybetmesi uzun zamandır herkesin kabul ettiği bir gerçek. Ankara olmayan bir tarihe dönmek istiyor ki, bu imkansız. Kürt var, Irak Kürdistan’ı var. Şimdi Suriye Kürdistan’ı var ve hızla genişliyor. Son tanımlama Ankara-Kürt ilişkisininin son geldiği noktayı göstermesi açısından Kürtler açısından sorun taşımıyor; Ankara ile iyi ilişki için muhalif Kürtlere savaş açan Barzani için ise büyük sıkıntı ifade ediyor. Ankara, Kürt ulusal hareketini güçlendirmek için elinden geleni yapıyor.
İşte Erdoğan’ın 2013 yılındaki o konuşması: