Amasya’nın Taşova ilçesi Çambükü köyü sakinleri, mera alanlarına yapılması planlanan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) inşaatını asfaltı sürüp buğday atarak protesto etti. Bir köylü, inşaat için kökünden sökülen ve kesilen ceviz..
Amasya’nın Taşova ilçesi Çambükü köyü sakinleri, mera alanlarına yapılması planlanan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) inşaatını asfaltı sürüp buğday atarak protesto etti. Bir köylü, inşaat için kökünden sökülen ve kesilen ceviz ağaçlarının önünde, “Çambükü’ ndeki rezaleti görün. Şu ceviz ağaçları 20 senede büyüdü, 20 senede bu hâle geldi. Sayın Vali 1 saat içinde kara toprağa gömdü. Biz toprak derdindeyiz, Vali koltuk derdinde. Bu eziyet ne? Türkiye Cumhuriyeti duysun. Cumhurbaşkanımız duysun. Sesimizi duysun” diye konuştu.
GENÇAĞA KARAFAZLI – EMRE KOÇ
Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Çambükü köyü halkı, bir süredir mera alanlarına yapılmak istenen OSB’ye karşı mücadele yürütüyor. Köy halkı, bugün ağaçların sökülmesini protesto etti. Köy girişindeki yolda asfaltı sürüp buğday atarak eylem yapan köylüler ile jandarma ve polis ekipleri arasında zaman zaman gerginlik ve itiş kakış yaşandı. Bazı köylüler gözaltına alınırken, bazıları da yaralandı.
Amasya’nın Çambükü köyünde köylülerin mera alanlarına yapılması planlanan Organize Sanayi Bölgesi için henüz mahkeme kararının çıkmamasına rağmen dün günün erken saatlerinde çalışmalara başlayan iş makinalarına bölge halkı engel olmak istemişti. Bugün devam eden çalışmayı köylü kadınlar ellerindeki sopalarla tenekelere vurarak ve tencere ile tavaları birbirine çarparak ‘Adalet’ sloganlarıyla gelen yetkilileri protesto etmeye devam etti.
Taşova ilçesine bağlı Çambükü köyünde sekiz aydır yapılma süreci süren Organize Sanayi Bölgesi için mahkeme sürecinin devam etmesine rağmen faaliyete geçen iş makinaları bölge halkı tarafından ‘Gidecek başka yerimiz yok, yetkililer bizi görmüyor, anlamıyor’ denilerek protesto edildi. Bölge insanı ve kolluk kuvvetleri arasında yaşanan gerginlik bugün de devam etti.
“TÜRKİYE’NİN BÜTÜN ASKERLERİNİ BAŞIMIZA YIĞDINIZ, BAŞKA İMKANIMIZ YOK NEREYE GİDELİM?”
Biz vatandaş olarak toprağımızı istiyoruz diyerek serzenişte bulunan bir kadın yurttaş şunları söyledi:
“Biz toprağımızı istiyoruz başka bir şey istemiyoruz. Böyle zulüm böyle vahşet olur mu? Bu büyükler nerede? Bizi anlamak istemiyorlar, bizi görmek istemiyorlar ne oldu? Baştaki cumhurbaşkanım, kaymakamlarımız, valimiz, neredesiniz? Belediye başkanımız neredesin karşımıza çık da bir konuş. Türkiye’nin bütün askerlerini başımıza yığdınız. Kımıldayacak yerimiz kalmadı, başka imkânımız yok biz nereye gidelim? Biz ne yapalım?”
“BİZE DE ASFALTI EKMEK KALDI”
Bu köylünün ekecek sürecek hiçbir yeri kalmadı diyerek yaşanan duruma tepki gösteren bir yurttaş, biçerdöver aracının asfalttan yürüterek köylünün toprağına yapılan işgali protesto edilmesinin ardından, asfalt yola tohum serperek protestosunu sürdürdü. Bir diğer yurttaşın ‘Bize boş bulduğunuz yere ekin diyorlar, bize de burası kaldı, bize de asfalt kaldı buraya ekmek kaldı, başka yerimiz kalmadı’ sözleriyle tepkisini dile getirdi.
OSB çalışmalarının yapıldığı bölgede tarım arazileri ortadan kaldırılan kadınlar şunları söyledi:
“BİZ TOPRAĞIMIZI İSTİYORUZ BAŞKA BİR ŞEY İSTEMİYORUZ”
“Emine Hanım, Cumhurbaşkanım görün halimizi. Cumhurbaşkanım bu ne? Bu adalet mi cumhurbaşkanım neredesiniz? Bu Vali nerede? Bizi niye görmüyorlar, duymuyorlar? Bu halimiz ne olacak bizim? Biz toprağımızı istiyoruz başka bir şey istemiyoruz. Toprağımızı seviyoruz. Biz köyümüzü seviyoruz. Başka bir şey istemiyoruz, ne olur bize yardım elinizi uzatın. Allah rızası için ne olur.”
“ÇOCUKLARIMIZI BU TOPRAKTA OKUTTUK, DİYECEK SÖZÜMÜZ KALMADI”
Bir diğer kadın yurttaş: “Emine Hanım, bize elinizi uzatın bizim çığlığımızı duyun. Biz başımızı yastığa koyamıyoruz. Biz devletten yardım istiyoruz, yalnız belediye başkanından, kaymakamdan yardım zaten görmüyoruz. Siz bize yardım edin ne olur, çocuklarımızı biz bu toprakta gördük, bu toprakta okuttuk. Daha diyecek sözümüz kalmadı, yerimizde yatamıyoruz.”
“EMİNE ERDOĞAN’DAN YARDIM İSTİYORUM, KÖYÜMÜZÜ ELLEMESİNLER”
20 senedir bu hükümete oy verdiğini ve karşılığının bu olması istemediğini belirterek sözlerine başlayan bir kadın yurttaş ise şunları söyledi: “Bir şehit bacısı, bir şehit halası olarak Emine Erdoğan’dan yardım istiyorum. Görsün bizim halimizi, biz toprağa düştük, avucumuzda toprak ile kalkacağız. Bizim köyümüzü ellemesinler. Biz bu köyü seviyoruz, köyde bizi seviyor bizim köyümüzü ellemesinler.”
“20 SENEDE BÜYÜYEN CEVİZ AĞACINI VALİ BİR SAAT İÇİNDE KARA TOPRAĞA GÖMDÜ”
Bir diğer kadın yurttaş: “Çambükü’ndeki rezaleti görün. Şu ceviz ağaçları yirmi senede büyüyüp bu hale geldi. Sayın valim bir saat içinde kara toprağa gömdü. Bu valinin derdi nedir? Biz toprak derdindeyiz vali koltuk derdinde. Bu eziyet nedir? Türkiye Cumhuriyeti duysun, Cumhurbaşkanı duysun, sesimizi duysun.”
“AVUCUMLA SU TAŞIDIĞIM AĞACI, YONCA TARLAMI, MISIR TARLAMI KAZIDILAR. ASKERLE BAŞ EDEMEDİK”
Kazınan tarlasının üstünde konuşan yurttaş ise şunları dedi: “Hayvanlarımızın besleneceği yeri böyle ettiler, biz bu ağaçları ne emekler vererek büyüttük ne hizmetler ettik, avucumuzla su götürdük. Yonca tarlamı kazıdılar, mısır tarlamı kazıdılar. Mağdur durumda kaldık. Büyüklerimizi bekliyoruz bizim yanımızda olsunlar, devletimiz yine devlet, yine yanındayız. Yapmayın etmeyin bunu dedik askerlerle baş edemedik. Teşekkür ederim bende ağlarım.”
“HERKESTEN YARDIM İSTİYORUZ, BİZE SAHİP ÇIKSINLAR”
Biz de bu Türkiye’nin vatandaşıyız diyerek kolluk kuvvetlerine tepki gösteren kadın yurttaş ise şunları söyledi: “Bu halimizi görün, bize sahip çıksınlar. Herkesten yardım istiyoruz, bu ellerimizi yardım için uzatıyoruz. Bize sahip çıksınlar, bütün dünya duydu da bunlar duymuyor mu? Bu çığlığı duymuyorlar mı acaba görmüyorlar mı acaba? Biz toprağımızı istiyoruz. Yazık değil mi şu ağaçlara?”
“O ASKERLERİ BİZ YETİŞTİRDİK, KARŞIMIZA EVLATLARIMIZI DİKMEYİN”
Biz bu devlete hiç mi çalışmamışız diyerek serzenişte bulunan kadın yurttaş: “Hiç mi vergi ödemedik, hiç mi çalışmadık bu devlete? Nerede bu hak, hukuk, adalet? Bu devlet bizi niye duymuyor, niye bize sahip çıkmıyor? Cevizlerimiz ne hale kaldı, sayın valim bir fidan diktin mi, yetiştirdin mi? Bu ağaçların ahını kim alacak sayın valim? Bize yetiştirin, üretin diyorsunuz bu insanların hakkı sizi yakar sayın valim. Ah almayın sayın valim yeter artık yaktığınız yıktığınız. Benim çocuklarımın, torunlarımın, yavrularımın emeğini kim verecek? Bize sürekli askeri dayatıyorsunuz, devletin askerini sürekli bize dayatıyorsunuz reva mı Allahtan bu sayın valim? Benim askerime reva mı? Biz devlete düşmanlık mı, hainlik mı yapıyoruz sayın valim? Vicdanınız yok mu, bizi hiç mi duymuyorsunuz? Her gördüğünüzde askeri gönderiyorsunuz bu topraklara biz bu devletin insanı değil miyiz? Türkiye Cumhuriyeti insanı, annesi değil miyiz? O askerleri biz yetiştirdik biz. Karşımıza evlatlarımızı dikmeyin. Yeter artık yazıklar olsun utanıyoruz insanlığımızdan.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.