Ferhat Tunç, Doğu Perinçek’in Seyit Rıza’ya yönelik açıklamalarına tepki gösterdi Ferhat Tunç, Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişinin 80’inci yıl dönümü nedeniyle düzenlenen anma etkinliklerini eleştiren Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek‘i sert..
Ferhat Tunç, Doğu Perinçek’in Seyit Rıza’ya yönelik açıklamalarına tepki gösterdi
Ferhat Tunç, Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişinin 80’inci yıl dönümü nedeniyle düzenlenen anma etkinliklerini eleştiren Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek‘i sert bir dille eleştirdi.
Perinçek’in siyasi yaşamının ‘karanlık’ olduğunu söyleyen Tunç, “Ey Perinçek, siyaset sahnesine çıktığından beri yaşamın karanlık ve şaibelerle dolu. Dersim halkına yapılan kıyımı savunmak, insanlıktan çıkmak demektir” dedi.
Tunç, “Doğu Perinçek, ırkçılığı medeniyet olarak sunuyor. Perinçek’in Dersim’le ilgili iddialarının tamamı mesnetsiz; yalan ve iftiradan ibarettir. Ey Perinçek, Alevi inancında kadının yeri bellidir! Dersim’de aşiretler kavgası olmuştur ama, senin kirli ağzından çıkan o sözle, tarihin hiçbir döneminde bu kültürde kadın aşağılanmamıştır. Onlar hep aşiretler arasında barış elçiliği görevini üstlenmiş ve cemaatlerde son sözün sahibi olmuşlardır” ifadelerini kullandı.
Dersim’de, 15 Kasım’da CHP ve Dersim Araştırmalar Merkezi tarafından Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilmelerinin yıl dönümü nedeniyle düzenlenen anma etkinliklerinin Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve kendisine yakınlığı ile bilinen yayın organları tarafından sert dille eleştirilmesine Ferhat Tunç yazılı açıklama yaparak tepki gösterdi.
Artı Gerçek’in haberine göre, Ferhat Tunç Dersim’deki katliamın Erdoğan’ın ağzından itiraf edildiğini ifade ederek, şöyle dedi:
“Birkaç yıl önce, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Dersim’de yaşananın bir katliam olduğunu, Seyit Rıza ve arkadaşlarının hukuksuzca idam edildiklerini beyan etmişti. Yetmemiş, yaşanan bu felaketten dolayı Dersim halkından özür dilemişti. Bu sıradan bir tespit değil, Başbakan’ın ağzından yapılmış bir itiraftı. İhsan Sabri Çağlayangil’in anlatımları, Necip Fazıl Kısakürek’in yazdıklarının yanı sıra gerek sözlü, gerekse de sayısız yazılı eserde, Dersim kıyımı belgelenmiş ve son olarak da bunun bir katliam olduğu Başbakan’ın ağzından itiraf edilmiştir.
‘IRKÇILIĞI MEDENİYET OLARAK SUNUYOR’
Doğu Perinçek, ırkçılığı medeniyet olarak sunuyor. Perinçek’in Dersim’le ilgili iddialarının tamamı mesnetsiz; yalan ve iftiradan ibarettir. Ey Perinçek, Alevi inancında kadının yeri bellidir! Dersim’de aşiretler kavgası olmuştur ama, senin kirli ağzından çıkan o sözle, tarihin hiçbir döneminde bu kültürde kadın aşağılanmamıştır. Onlar hep aşiretler arasında barış elçiliği görevini üstlenmiş ve cemaatlerde son sözün sahibi olmuşlardır. Senin bunu anlamanı beklemiyoruz. Irkçılığı bize medeniyetmiş gibi sunmaya çalışıyorsun. Irkçı ve faşizan söyleminin aksine, Dersim’de farklı dil ve inançlarla bu kadim toplum, barış içinde bir arada yaşıyordu. Seyit Rıza ve arkadaşlarını anarken, bir tarihsel kin veya düşmanlık hesabı içinde değiliz. İsteğimiz, tarihsel bir yüzleşme ve hakkaniyetin ortaya çıkmasıdır.”
PERİNÇEK DERSİM KATLİAMINI SAVUNMUŞTU
Perinçek, Cumhuriyet’in ilanından 14 yıl sonra yaşanan, 13 binden fazla kişinin öldürülmesi, 12 binden fazlasının da başka yerlere sürülmesi ile sonuçlanan harekatı “bütün devrimlerde aşırılıklar oldu” diye meşrulaştırdı.
Perinçek’in açıklaması şöyle:
“Gazetelerde resimler çıkıyor Munzur Çayı’nda plajlara giriliyor kadınlı erkekli, bir bu geldiğimiz noktaya bakın bir de 1930’ların kentine bakalım, eğer Seyit Rıza aşiret düzeni devam etseydi hala feodal düzen, kadınların saçlarından sürüklenmesi devam edecekti.
Tunceli diyerek iktidar olunur Dersim diyerek değil. Mecliste bir tek Onur Öymen sesini çıkardı. Burada susarsanız başka ne zaman konuşacaksınız?
Bu tür bastırma hareketlerinde bazı abartma olabilir. İstiklal Savaşında da, Fransız Devrimi, bütün devrimlerde aşırılıklar oldu. Bastırma hareketleri. Yerimizi doğru koyalım.
Cumhuriyet Dersim isyanını bastırmasaydı orası feodal eşkıya yatağı olarak devam ederdi. İsmet Paşa’nın da Doğu raporu var. Atatürk beğenmedi. Celal Bayar’ı gönderdi. O daha radikal ve cumhuriyetçi bir rapordur. 12, 13 tane böyle raporlar var. Burada bir eşkıyalık, aşiret düzeni var. Dökülen kan var. Cumhuriyet ona son verdi. Aşiretler arasında kavgalar var. Neredeyse meydan savaşı var. Aşiretler arasında kadınlara el koyma olayları var, cumhuriyet bunlara son vermiştir
Türk solunda Atatürk düşmanlığı bize dışarıdan geldi. İbrahim Kaypakkaya bizi Kemalist olmakla suçladı. Kemalizm düşmanı bir cereyan oldu, Komintern belgelerini okudum, onlara dayanarak Kemalist Devrim kitabını yazdım. Atilla ilhan bu kitaptan alıntılar yapardı.”
Arınç’tan Perinçek çıkışı: 2019’da siyaseti Erdoğan’sız dizayn etmek istiyor
HDP’li Özsoy: Perinçek paralel Dışişleri Bakanı gibi konuşuyor
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.