Çevre davalarında adeta manifesto gibi kararlara imza atan Rize İdare Mahkemesi, Şavşat’taki Armutlu HES Projesinin ÇED Raporunu da hukuka ve yasalara aykırı bularak iptal etti. Yargı Şavşat’ın Katline ‘Dur’ Dedi!..
Çevre davalarında adeta manifesto gibi kararlara imza atan Rize İdare Mahkemesi, Şavşat’taki Armutlu HES Projesinin ÇED Raporunu da hukuka ve yasalara aykırı bularak iptal etti.
Yargı Şavşat’ın Katline ‘Dur’ Dedi!
Ülke genelindeki neredeyse bütün akarsu ve vadiler üzerinde kurulması planlanan, yapım çalışmaları devem eden hidroelektrik santral (HES) projelerine karşı yurttaşlar ve yaşam savunucularının sürdürdüğü demokratik ve hukuksal mücadelede yeni kazanımlar elde ediliyor. Özellikle İdare Mahkemelerinin verdiği yürütmeyi durdurma ve iptal kararlarına karşın AKP hükümeti, bakanlıklar ve idare HES ve benzeri projelere izin vermekten geri durmuyor. Bakanlar Kurulu ise, bir savaş hukuku olan ‘cebri kamulaştırma’ kararlarına ise her geçen hafta yenilerini ekliyor.
Manifesto Gibi Kararlar
Yaşam savunucuları ile köylülerin yıllardır HES’lere karşı sürdürdüğü hukuksal mücadelede en son iptal kararı yine Rize İdare Mahkemesinden geldi. Çevre davalarında adeta manifesto gibi gerekçeli kararlara imza atan Mahkeme, bu kez de Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Veliköy sınırları içerisindeki Armutlu 1-2 regülatörü ve HES projesinin ÇED Olumlu Raporunu, hukuka aykırı bularak iptal etti.
Veliköy ve Nanep Dereleri üzerinde Arten Elektrik Üretim şirketi tarafından kurulması planlanan 12,61 megavat kurulu gücündeki Armutlu I-II Regülatörleri ve Hidroelektrik Santrali, Mobil Beton Santrali için Bakanlığın vermiş olduğu ÇED Olumlu Raporuna karşı, köylüler tarafından 13 Eylül 2013’te Rize İdare Mahkemesinde dava açılmıştı.
Milli Park ve Afet Bölgesinde HES
Köylülerin başlattığı mücadele hakkında bilgiler veren, Şavşat Derelerin Kardeşliği Platformundan Ali Merdan Aymelek, “Veliköy ve Nanep Dereleri üzerine iki adet regülatör kurulması planlanmaktaydı. Bu regülatörlerden Nanep üzerine kurulacak olanı, 1994 yılında Milli Park İlan edilen Karagöl-Sahara Milli Parkının sınırları içinde planlanmaktayken diğer regülatörün cebri boruları ise 2010’da Bakanlar Kurulunun 1131 sayılı kararıyla, ‘Afete Maruz Bölge’ ilan edilen Ziyaret Mahallesi ve Cinolar Mevkiinde açılacak tünellerden geçirilecekti. Proje sadece bu yönüyle bile, bölgenin ve Şavşat’ın doğal yaşam alanlarının katline ferman gibi idi” dedi.
Hukuksuz ÇED
Açılan dava sonrasında Mahkemenin kararı ile bölgede 19 Haziran 2014’te bölge halkının yoğun katılımı ile keşif yapıldığını ve hazırlanan Bilirkişi Raporuna karşı itiraz edildiğini anlatan Aymelek, “Daha sonra 14 Eylül 2014’teki duruşmada da yöre halkının yoğun katılımı sağlandı. Bu duruşmada da itirazlarımızı ve gerekçelerimizi bilimsel raporlarla ortaya koyduk. İtirazlarımız Mahkemece de kabul edilmiş ve sonuçta yapılan değerlendirme sonucunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Armutlu regülatörleri ve HES projesi için verdiği ÇED Olumlu Raporu hukuka aykırı bulunarak iptal edildi” diye konuştu.
4 Ayrı Gerekçe
Davanın avukatlığını sürdüren Halis Yıldırım ise Mahkemenin iptal kararını 4 gerekçeye dayandırdığını kaydederek, “Birincisi; dava konusu projenin bulunduğu havza içerisinde bu proje haricinde ÇED Olumlu Kararı verilmiş 7 ayrı HES projesi ve ayrıca ÇED Gerekli Değildir kararı verilmiş 6 ayrı HES projesi ve ÇED süreci devam eden de 3 farklı HES projesi daha bulunmasına rağmen projenin kümülatif çevresel etkileri açısından mansap ve/veya memba yönünde bulunduğu belirtilen hidroelektrik santral projeleri ile birlikte ele alınıp değerlendirilmemesidir. İkincisi; proje alanı ve çevresinin heyelan risk haritasında MTA’nın 2007 yılı raporunun esas alındığı görülmekte olup, projenin bulunduğu ve davalı idarece projeden etkilenecek yerleşim yerleri arasında sayılan Veliköy Köyü ve bu köye bağlı Ziyaret Mahallesi ile Cinolar Mahallesi heyelan ve akma sebebiyle 30.11.2010 tarih ve 2010/1131 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile’afete maruz bölge’ ilan edilmesine rağmen bu kararın proje kapsamında yapılacak kazı ve inşat faaliyetler ile patlatmalar açısından ÇED Raporunda ele alınıp değerlendirilmemesidir. Üçüncü olarak; projenin ‘Karagöl Sahara Milli Parkı’ sınırları içine denk gelen kısmı için Milli Parkın ekosistemine ve biyoçeşitliliğine olan etkisi yönünden ayrıntılı inceleme ve çalışma yapılmamasıdır. Ve son olarak da; balık geçidi yapısının ÇED Raporu içinde projelendirilmeyip kati proje aşamasında projelendirilecek olması hususlarıdır. Ki, bu hususlar nedeniyle açıkça hukuk aykırı görülen Armutlu HES projesinin ÇED Olumlu Raporu iptal edilmiştir” dedi.
Bilirkişi Eleştirisi
Mahkemenin gerekçeli kararının bu nedenlerle benzer davalarda emsal oluşturabilecek önemli bir karar olduğunu kaydeden Avukat Yıldırım, “Mahkemeler benzer konulardaki davalarda genellikle bilirkişi raporları doğrultusunda karar vermektedirler. Bu davada ise bilirkişiler tarafından ‘ÇED Olumlu’ kararının uygun olduğu yönünde görüş bildirilmesine karşın Mahkemece Bilirkişi Raporunun, ÇED Raporunu değerlendirme konusunda eksik ve yetersiz olduğuna karar verilmiş ve yukarıda anılan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu durum ayrıca dava sürecinde bilirkişilere karşı yönelttiğimiz eleştirilerin haklılığını da ortaya koymuştur” diye konuştu.
Emsal Karar
Rize İdare Mahkemesinin bu kararıyla ayrıca aynı havza içerisinde bulunan projelerin birlikte kümülatif etkilerinin değerlendirmesinin zorunluluğunu ortaya koyulmuş olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Rize İdare Mahkemesi kararının bir başka önemi ise ÇED Raporu hazırlanmış olmasına rağmen balık geçitlerinin projelendirilmemiş olmasının Mahkemece hukuka aykırı olarak değerlendirilmiş olmasıdır. Rize İdare Mahkemesi kararında yer alan bu tespitler bu konulardaki eleştirilerimizin haklılığını da ortaya koymaktadır” şeklinde açıklamalarını tamamladı.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.