COŞKUN ÖZBUCAK -ORDU

Ordu’nun ‘Sakin Şehir’ ünvanlı Perşembe İlçesinde Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin yapmak istediği deniz dolgusu projesine halkın gösterdiği tepkiler devam ediyor. Perşembe Kent ve Doğa Gönüllüleri adına basın açıklamasını okuyan Çetin Güler, “Gelecek nesillere bırakacağımız mirası düşünerek doğayla uyumlu bir şekilde yaşamak ve çevremizi korumak bizim en önemli sorumluluğumuz ve hakkımızdır. Bu hakkımızı korumak için kent kültürümüze ve kentimizin doğasına geriye dönüşü olmayan zararlar verecek olan bu projenin iptali için hukuki girişimlere başlamış bulunmaktayız” dedi.

Ordu’nun ‘Sakin Şehir’ ünvanlı Perşembe İlçesinde Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin yapmak istediği deniz dolgusu projesine halkın gösterdiği tepkiler devam ediyor. Bugün dolgu yapılacak alanda toplanan yurttaşlar basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Emek Partisi, Sol Parti, CHP, TİP, Ordu Çevre Derneği destek verdi.

Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından Perşembe merkez deniz sahilinde yapılmak istenen deniz dolgusu için alınan ÇED Gerekli Değildir kararına karşı Ordu Çevre Derneğiyle birlikte dava açma hazırlığı yapan Perşembeliler, oluşturdukları “Perşembe Kent ve Doğa Gönüllüleri” olarak yaptıkları basın açıklamasıyla dolgu projesine karşı mücadele edeceklerini açıkladı.

“KIYI DÜZENLEME VE REKREATİF AMAÇLI DOLGU PROJESİNE KARŞIYIZ”

Perşembe Kent ve Doğa Gönüllüleri adına basın açıklamasını Çetin Güler yaptı. Güler, “Biz, Perşembe Kent ve Doğa Gönüllüleri olarak, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın ilçemiz sahilindeki 660 metrelik kıyı şeridini doldurma projesini doğru bulmadığımızı herkese duyurmak için buradayız. ‘Kıyı Düzenleme ve Rekreatif Amaçlı Dolgu Projesi’ adlı projenin ilçemizin ihtiyaçlarının neler olduğunu araştırmadan, burada yaşayan bizlere böyle bir alanı isteyip istemediğimizi sormadan onaylanmasını doğru bulmuyoruz. Projenin kamu yararı var mıdır, şehircilik ilkelerine uygun mudur, projenin kıyı dışında başka bir alanda uygulanması imkânsız mıdır? Bu soruların yanıtları aranmadan projenin onaylanmasını doğru bulmuyoruz” dedi.

“210 BİN TON TAŞ PATLATMA YÖNTEMİYLE SÖKÜLECEK”

Proje hakkında da bilgi veren Güler, “Projenin toplam bedeli 57 milyon 500 bin liradır. Bu bedelin 50 milyon lirası dolgu çalışmaları için kullanılacaktır. Bu parayla dağdan yaklaşık 210 bin ton taş patlatma yöntemiyle sökülecek ve bu taşlarla deniz doldurularak doğaya geri dönüşü olmayan zararlar verilecektir. Hem karadaki hem de denizdeki doğal yapı tamamen bozulacaktır. Rekreatif, yapay kurallar olmaksızın yapılan, doğaya zarar vermeyen kendi içinde bir disiplini olan fiziksel etkinliğe dayalı bir eğlencedir. Kişinin bedeni veya ruhunu tazeleme ve iyi bir zaman geçirme yoludur. Sonuç olarak bu proje ‘rekreatifin’ amacına da aykırıdır” diye konuştu.

Doğu Karadeniz’de Gök Gürültülü Sağanak Bekleniyor

“PROJE İLE ‘SAKİN ŞEHİR’ BOZULUYOR”

Perşembe’nin ‘Sakin Şehir’ ünvanlı olduğunu da vurgulayan Güler, “İlçemiz, Türkiye’deki 22 cittaslow, yani ‘sakin şehir’ unvanına sahip ilçelerden biridir. Şehrin doğal yapısının değiştirilmesi ‘sakin şehir’ için kabul edilemez bir müdahaledir. Proje dahilinde kullanılacak olan iş makineleri dışında, dolgu için taşları taşıyacak kamyon seferi sayısı yılda 11 bin adettir, bin adet de otomobil ve servis aracı kullanılacaktır. Projenin toplam süresi iki yıldır. Trafiğin artması yanında oluşacak toz ve gürültü de göz önüne alındığında bu proje ‘sakin şehir’ kriterlerine de aykırıdır” şeklinde belirtti.

“KENTİMİZİN DOĞASINA GERİYE DÖNÜŞÜ OLMAYAN ZARARLAR VERECEK OLAN BU PROJENİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇTIK”

Perşembe’yi korumak sorumluluğumuz diyen Güler sözlerine şöyle devam etti:

“Kıyı şeridi boyunca şev altında 56 bin 226 metrekare ve şev üstünde 44 bin 716 metrekare alanda dolgu yapılacaktır. Bilim insanlarına göre kıyı dolguları kıyı erozyonunu tetiklemekte, kıyıya özgü canlıların yaşama ortamını altüst etmektedir. Kıyı dolguları deniz suyunun kimyasal ve fiziksel özelliklerini bozmaktadır; deniz suyunun kendi kendini yenileme, devşirme mekanizmalarını harap etmektedir. Kıyı dolguları denizin biyoçeşitliliğini ciddi şekilde azaltmaktadır. Doldurulmak istenen alan, yıllar önce, karayolunun genişletilmesi için dolgu yapılmış bir alandır. Kıyılarımız bu dolguyla zaten zarar görmüştür. Bu projeyle bu zarar daha da artacaktır. Gelecek nesillere bırakacağımız mirası düşünerek doğayla uyumlu bir şekilde yaşamak ve çevremizi korumak bizim en önemli sorumluluğumuz ve hakkımızdır. Bu hakkımızı korumak için kent kültürümüze ve kentimizin doğasına geriye dönüşü olmayan zararlar verecek olan bu projenin iptali için hukuki girişimlere başlamış bulunmaktayız. Bizim gibi düşünen herkesin desteğini beklemekteyiz.”