GİRESUN’DA EMEKÇİ KADINLAR ALANDAYDI ÖFKEMİZLE İSYANIMIZLA KADIN DAYANIŞMASINI ÖRÜYORÜZ” - Nabız Gazetesi - Rize Haberleri, Artvin Haberleri,Karadeniz Haberleri,Kadın,Çevre,Bölge Haberleri,insan hakları,cinsellik,dünya,siyaset,emek

SON DAKİKA

Nabız Gazetesi – Rize Haberleri, Artvin Haberleri,Karadeniz Haberleri,Kadın,Çevre,Bölge Haberleri,insan hakları,cinsellik,dünya,siyaset,emek

GİRESUN’DA EMEKÇİ KADINLAR ALANDAYDI ÖFKEMİZLE İSYANIMIZLA KADIN DAYANIŞMASINI ÖRÜYORÜZ”

Bu haber 09 Mart 2024 - 14:16 'de eklendi ve kez görüntülendi.
GİRESUN’DA EMEKÇİ KADINLAR ALANDAYDI ÖFKEMİZLE İSYANIMIZLA KADIN DAYANIŞMASINI ÖRÜYORÜZ”

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Ordu Kadın Platformu çağrısıyla bir araya gelen kadınlar yürüyüş yaparak taleplerini dile getirdiler.

Coşkun Özbucak- Ordu 

Gençağa Karafazlı -Rize 

Ordu Kadın Platformu bileşeni kadınlar Altınordu 19 Eylül Ortaokulu önünde toplanarak slogan atarak Süleyman Felek ve Sırrıpaşa Caddelerinin kesiştiği yere kadar yürüdüler. Burada basın açıklaması yaptılar.Platform adına basın açıklamasını Remziye Türkatalay yaptı. Türkatalay, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün tarihi süreci hakkında bilgi verdikten sonra “Ataerkil sistemin yarattığı toplumsal cinsiyet eşitliklerini devralıp onları derinleştiren kapitalizmle kadın bedeni, emeği ve cinselliği üzerindeki denetimin mekanizmaları da farklılaşmıştır. Bundandır ki bu sömürü ve tahakküme, eşitsizliklere karşı tarihimiz direnmenin ve mücadelenin tarihidir.” dedi.

Toplumsal eşitlik

Türkatalay açıklamasını sürdürerek, “Neoliberalizmin “en sadık” uygulayıcısı olan AKP iktidarı, 22 yıldır kadınların mücadeleyle elde ettiği kazanımlarına ve toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı politikalarla bir rejim inşa ediyor. 8 Mart’ı hayatlarımız ve özgürlüklerimiz üzerinden pazarlıklar yaparak bir araya gelen ülkenin en gerici ittifakına karşı örgütlüyoruz bu kez de. 22 yıldır her gün mücadelemizle kazandıklarımıza saldırının yaşandığı karanlık gerici bir dönemden geçiyoruz. Şimdi asıl hedef laiklik ve Cumhuriyet fikrinin kendisidir; yapılmak istenen anayasal düzeni ortadan kaldırıp şeriat özlemlerini hayata geçirmektir.” dedi.

Yoksulluk artıyor

AKP  iktidarın yoksulluğun da artığını belirten Türkatalay, “İktidarın başarısız ekonomi politikaları ile kapitalizmin krizi derinleşiyor, yoksulluğun emekçiler ve özellikle de kadınlar üzerindeki baskısıyla birlikte kadın yoksulluğu ve işsizliği de artıyor, esnek ve güvencesiz çalışma biçimleri yaygınlaşıyor. Yoksullaştırılan halk himmetçi sosyal yardım politikasıyla iktidara bağımlı kılınmaya, itaat etmeye zorlanıyor; cemaat ve tarikatlara yönlendiriliyor. Bu politikalarla toplumsal cinsiyet eşitsizliği her geçen gün derinleşiyor. Krizlerde ilk önce güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalışan kadınlar işten çıkarılıyor ya da sömürü derinleşiyor. İktidar mensupları “kadınlar iş aradığı için işsizliğin yüksek olduğunu” buyuruyor; iş arayan kadınlara “evdeki işler yetmiyor mu” diye sınır çiziyor; kendilerine biçilen rolleri hatırlatıyor. Bu rollerin dışına çıkma mücadelesi veren her kadın şiddetin her türlüsüne maruz kalıyor.” dedi.

 Laiklikten vaz geçmeyeceğiz

Laiklik karşıtı seslerin yükselmesine de dikkat çeken Türkatalay mücadele etmekten de geri durmayacaklarını vurgulayarak, “Eşit yurttaşlık ve medeni haklarımıza, laik eğitim düzenine saldırının, yaşamın her alanının İslamcılaştırılmasının, tarikatların güç gösterilerinin artmasının “laik hukuk rejimine saldırı” olduğunu bilerek, mücadele barikatlarını toplumsal muhalefetin tüm güçleriyle birlikte kuracağız. Bu karanlığa karşı kadınların mücadelesi, direnci ve dayanışması var. Buradayız, yan yanayız karanlığa karşı biz varız.” dedi.

Biz kadınlar birbirimizin çaresiyiz biliyoruz

Türkatalay kadınlar olarak dayanışma içinde olacaklarını söyleyerek, “Mücadelemiz şiddetten arınmış, eşit, özgür ve laik bir yaşam için, emeğimiz, bedenimiz ve hayatımız için. Hazırlanın, bu ülkenin aydınlık günleri için 8 MART’TA ALANLARDAYIZ. Kaldığımız yerden devam ediyoruz. Yan yanayız, bir aradayız. Karanlığa karşı biz varız. Önümüzde dayanışmamızı büyütüp güçlendirmemiz gereken bir dönem var. Biz kadınlar yüzyıllardır biriktirdiğimiz mücadele ve dayanışma gücümüzle yeni bir dünyayı kuracağız. Onlarca yıllık birikimimiz, mücadele ve dayanışma deneyimimizle yeniden kuracağız eşit, özgür, laik, aydınlık bir ülkeyi. Yaşamın her alanında; sömürüye, ayrımcılığa, cinsiyetçiliğe, savaşa, yoksulluğa, patriyarkaya, erkek şiddetine karşı direnmeye ve örgütlü mücadelemizi büyütmeye devam ediyoruz. dedi.

“Gerici kuşatmaya karşı eşit yurttaşlık hakkımızı, laik ve bilimsel eğitimi, aklın ve bilimin ilkelerini savunacağız. Laiklikten vazgeçmeyeceğiz”

Giresun Kadın platformu adına ise Neslihan ÖZDEMİR  basın açıklaması yaptı. Özdemir açıklamasında ; ” El birliğiyle 6 yaşındaki bir kız çocuğunun zorla evlendirilmesini münferit ve kişisel göstermeye, tarikat ve cemaat karanlığını aklamaya çalışanlara, kamusal kurumları tarikat ve cemaatler arasında pay edip kamusal varlıkları bunlara peşkeş çekenlere, anayasayı defalarca çiğneyenlere, İstanbul sözleşmesini feshedip kadınları şiddet karşısında güvencesiz bırakıp şiddeti tırmandıran iktidara karşı yan yana ve alanlarda olacağız.   Haklarımızdan, hayatlarımızdan, laiklikten vazgeçmeyiz.

Emeğimizin sömürülmesine, değersizleştirilmesine izin vermeyeceğiz. Krizin faturasını biz ödemeyeceğiz. Toplumun siyasal İslamcı politikalarla kuşatıldığı, laik anayasal rejime saldırının yoğunlaştığı eğitim politikalarından sonra şimdi de iktidar kadın ve kız çocuklarının en büyük hukuksal güvencesi olan medeni yasaya yönelmiş, kadınların şiddet karşısında güvencesi olan 6284 sayılı yasa bir takım tarikatların, iktidar yanlısı AKİT benzeri gazetelerin hedefine alınmıştır.

Devasa bir bütçe ile Siyasal İslamcı yaşamı tasarlama görevini üstlenen Diyanet “kendilerine emanet edilen” kadınlara “fıtratları” gereği “itaat” etmelerini,” uysal kadınlar olup ülkenin yeni nesillerini doğurup yetiştirmelerini, itirazsız aile içindeki “şefkatle” hasta ve yaşlılara bakmalarını, kutsal annelik ve eşlik görevlerini yerine getirmelerini söylüyor. Kız çocuklarının kariyerini de böylece çizip ÇEDES benzeri projelerle İslami yaşam hayallerinde her gün cüretkâr hamleler yapıyor.

Laik, bilimsel ve karma eğitime saldırıyla, hastanelere atadıkları imamlarla, 81 ilde aynı anda yaptıkları aile çalıştaylarıyla, aileci politikaları müfredata dahil ederek, aile irşat büroları eliyle, kürtaj yasak olmamasına rağmen fiili olarak uygulamayarak dört bir yandan toplumsal yaşamın tamamını İslamcılaştırmayı sürdürüyorlar. Bu gerici kuşatmaya karşı eşit yurttaşlık hakkımızı, laik ve bilimsel eğitimi, aklın ve bilimin ilkelerini savunacağız. Laiklikten vazgeçmeyeceğiz.

ÖFKEMİZLE İSYANIMIZLA KADIN DAYANIŞMASINI ÖRÜYOR ;

YAŞAMI YENİDEN KURUYORUZ!

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
betnis giriş
betnis
yakabet giriş