5:50 pm - CEYHUN KALENDER RİZESPOR’U SORDU “RİZESPOR’UN BÜTÜN HİKÂYESİ BU MU?”
4:48 pm - “HOPA DA 700 YURTTAŞIN KARŞI ÇIKTIĞI İMAR PLANI CHP AKP İYİ PARTİ OYLARIYLA KABÜL EDİLDİ”
4:31 pm - AZERBAYCAN’DAN İTHAL ÇAY KONUSU
11:28 am - SAMSUN TABİP ODASI “KADIN HEKİMLERİMİZİN ÇOCUK SAHİBİ OLMA İSTEKLERİ KONTROL EDİLİYOR”
10:35 am - TÜRK EĞİTİM SEN’DEN RTEÜ TEPKİSİ ““DEMEK Kİ BU İŞLER LAFLA DEĞİL LİYAKATLE OLUYOR”
9:10 am - Samsun’da eski eşini öldüresiye döven saldırgan tutuklandı
8:46 am - SALDIRIYA UĞRAYAN KADININ DURMU İYİ OLDUĞU AÇIKLANDI
Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, “Bakın bir işe, ille de İmam Hatipli birinin gelmesi şart değil” sözleriyle AKP’yi eleştirdi.
Abdurrahman Dilipak, “Ben niye böyle yazıyorum?” başlıklı bugünkü yazısında, “Bakın bir işe, ille de İmam Hatipli birinin gelmesi şart değil. Ehliyet ve liyakat sahibi birinin gelmesi şart. Ehliyet ve liyakat imandan önce gelir. Ha! Bizim İmam-Hatipli o iş için başvuranlar arasında en ehil, en liyakat sahibi olan olsun, en azından eşit konumda olsun, başım-gözüm üzere, değilse herkes yerine” ifadelerini kullandı.
“TARİKATÇILIK, MEZHEPÇİLİK, TARAFTARLIK, PARTİZANLIK UZAK OLSUN!”
“Biz ‘Müslüman’ız, ‘Müslümancı”’değil. Biz ‘İnsan’ız, ‘İnsancı’ değil. Kavmiyetçilik, hemşehricilik, tarikatçılık, Mezhepçilik, taraftarlık, partizanlık uzak olsun!” diyen Dilipak şöyle devam etti:
“Bir hayvana zulmeden insan kılıklı mahlûka karşı, zulüm gören Hayvan’ın yanında olmak gerek. O zulmeden mahluk ise belhum adal’dır bir mü’minin gözünde. Biz ‘Âlemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmeti’yiz zira! Allah yaptıklarımızı da, aklımızdan ya da kalplerimizden geçenleri de biliyor. Din günü her şey ortaya çıkacak.. Onun için ağzımızın tadını kaçıran ölümü sıkça anmamız ve din gününü hatırlamamız gerekiyor.”
“BİRİLERİNİN ‘GÜL HATIRI’ İÇİNDE BU DÜŞÜNCEMİ DEĞİŞTİRECEK DEĞİLİM”
Abdurrahman Dilipak, yazısını şöyle sonladırdı:
“Bugün tartışıp durduğumuz şeylerin hakikati o gün önümüze konulduğunda boynum önüme düşmesin, yüzüm kararmasın diye böyle yapıyorum. Birilerinin ‘gül hatırı’ içinde bu düşüncemi değiştirecek değilim. Birileri beni bundan dolayı, yine de eleştirmek istiyorsa, eleştirebilir. Ben bu çizgide, bu anlayış ve bu niyetle ‘kınayanların kınamalarına aldırış etmeden’ yoluma devam edeceğim. Ben dostum. Dostum için yapabileceği en güzel şey de onları Hakk’a çağırmaktır. İnsanları kendimize değil, Allah’a, resulüne, kitaba çağıralım. Selam ve dua ile.”