CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı ve Karadeniz Bölge Sorumlusu Kemal Özgür KAHRAMAN, kuzey tv’ye konuştu

“İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜNÜ RİZE’DEN BAŞLATTIK”

“ERDOĞAN, DAR GÜNÜNDE RİZELİYİ UNUTTU”

Emre Koç – Gençağa Karafazlı- Özel Röportaj

CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı ve Karadeniz Bölge Sorumlusu Kemal Özgür KAHRAMAN, yarın Trabzon’da gerçekleştirecekleri gençlik buluşması için geldiği memleketi Rize’de bölgenin özgür sesi kuzeytv habere özel açıklamalarda bulundu.

CHP Gençlik kolları çalışmaları yanı sıra ülkenin içerisinde bulunduğu siyasi ve ekonomik kriz konusunda görüşlerini açıklayan Kahraman Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi Rize’yi unuttuğunu ifade etti.

Kuzeytv haberin Kahraman’la gerçekleştirdiği röportajın detayları şöyle:

CHP Gençlik Kolları Genel Merkez yönetimine seçilme süreci ve çalışmalarla ilgili neler söyleyeceksiniz?

“TÜRKİYE GENÇLİĞİNİN SORUNLARINI BİZ ÇÖZECEĞİZ”

Kahraman: CHP Gençlik Kolları Genel Merkezi 7 Kasım 2021 tarihinde kurultayını gerçekleştirdi. 16. olan kurultayı sonucuna göre bizlerde Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik ile birlikte Merkez Yönetim Kurulu görevine seçildik.

Seçildiğimiz tarihten bugüne dek Türkiye’de 81 ilimizde; üye kayıt stantları, zam duvarı etkinliği, işsizlik çalıştayı gibi birçok çalışmayı gerçekleştirdik.  Bunun dışında politik olarak da Z kuşağı ve üniversite öğrencilerine dönük tekrardan memleketinde yaşama hayali, güvenceli gelecek ve yeterli istihdam ortamını sağlayacak Türkiye gençliğinin sorunlarını çözecek politikalarında hazırlığı içerisindeyiz.

Türkiye’de bir yandan ekonomik ve siyasal kriz diğer yandan gençlerin geleceğe umutsuz bakmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

“TÜRKİYENİN UMUDU GENÇLER KENDİ YURTLARINDAN KAÇMA DERDİNE DÜŞTÜ”

Kahraman: Türkiye’de ekonomik kriz altında ezilen en önemli kesimlerden biri de Türkiye gençliği oluyor maalesef. Çünkü Türkiye’de bir genç, gençliğinin en önemli döneminde bir üniversiteye girmek için sınav stresiyle boğuşuyor.

Üniversiteyi kazanıyor bu kez barınma sorunuyla karşılaşıyor, üniversiteden mezun olduktan sonra işsizlik sorunuyla baş başa kalıyor tüm bunlar yetmezmiş gibi KYK faizleriyle icralık oluyor.

Bunun yanında gençlerimiz günümüz çağında Avrupa’daki bir gencin yaşam tarzını, bir günlük aktivitesini, hayat standartlarına ulaşma imkânı mevcut ancak bunu hayata geçirecek imkanlardan tamamen yoksun.

Avrupa’daki akranı kendi harçlıklarıyla en iyi telefonu hatta arabasını alabiliyorken Türkiye’ bir genç araba hayali dahi kuramıyor. Tüm bunların sebep sonuç ilişkisinde ise bu ülkenin geleceği olan gençlerin ülkeye olan umutları tükeniyor.

Görüyor birçok yayın kuruluşuna röportaj veren gençlerimizin hemen hemen birçoğu doğduğu büyüdüğü yurdunu yani vatanını terk edip başka dünya ülkelerine kaçma hayali kuruyor. Tüm bu sorunlar Türkiye’de yaşayan gençlerin, bizlerin en derin ve ortak problemleridir. İktidarımızda bu sorunu temelden çözecek politikaları hayata geçireceğiz.

CHP Gençlere umut olabilecek mi?

“GÜÇLÜ PARLEMENTER SİSTEM GENÇLERİN SORUNLARININ ÇÖZÜM YERİ OLACAK”

Kahraman: Bugün otuz yaş altı ve on sekiz yaş üstü sınıflandırdığımız gençler uzun yıllardan beri AKP iktidarıyla büyüdü. Bu yirmi yıllık iktidarın sonunda gelinen aşamada, tarihin en yüksek işsizlik oranıyla karşı karşıya kaldık. Bu yirmi yıllık süreç diplomalı işsizler ordusu yarattı. Türkiye gençliği kendisini bu sorunlarla baş başa bırakan bu iktidardan artık vazgeçmiş durumda.

Rize’deki cinayetin Faili ve Arkadaşı Salarha Beldesi Küçükçayır Köyünde Yakalandı

Millet ittifakı ise Türkiye’ye yeniden umut, barış ve birliktelik kazandırmıştır. Siyasi izdüşümü birbirinden farklı olmasına rağmen bir araya gelen bu altı siyasi parti yayınladıkları deklarasyonla gençlerin yaşadığı sorunlara sebep olan mevcut sistemi değiştirmeyi ve daha demokratik daha güçlü parlamenter sisteme dönme gayreti aslında temel sorunların çözümü noktasında en büyük umuttur.

Bununla beraber Genel Başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gençlere vadettiği; alacağı ilk cep telefonu ve arabada ÖTV’nin sıfırlanacak olması KYK faiz borçlarının silinmesi gibi temel sorunlarında çözümü noktasında ciddi gayret ve çaba içerisindedir. Türkiye gençliğinin sorunlarını dile getiren ve çözümü noktasında vaatleri bulunan tek parti CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Pekâlâ, Rize’de CHP ye yönelik çok ciddi katılımlar olduğunu görüyoruz bu ilgi neden?

“CHP İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜNÜ RİZE DEN BAŞLATTI BİLE”

Kahraman: Genel Başkanımız yakın zamanda yaptığı Rize ziyaretinde Rizelilerin göstermiş olduğu ilgi ve teveccüh CHP’ye olan ilgiyi ve sempatiyi arttırdığının kanıtlar niteliktedir. Aynı zamanda Genel Başkanımızın da sık sık çay ve çayın sorunlarıyla ilgili yapmış olduğu açıklamalar Rize kamuoyunda ciddi yer bulmuş ve büyük ilgi görmüştür. Geçtiğimiz haftalarda CHP İl Başkanlığının yapmış olduğu 800 yeni üye katılımı da bunun en büyük göstergesidir. Rize, haliyle Erdoğan’ın hemşerisi olduğu memleket olmasına rağmen Türkiye koşullarının geldiği noktada hemşeri olmanın karın doyurmadığı görüyoruz. Tüm gözlem ve çalışmalarımız yapılacak olan ilk seçimde Rize’de CHP’nin milletvekili çıkartacağı bugünden kesinleşmiştir. Bugün 800 yeni yol arkadaşımızın partimize katılması AKP iktidarını sarsmıştır. Rize’den tüm Türkiye ye mesajımızı verdik CHP iktidarını Rize’den başlattık.

Ayrıca partimize yeni katılan yüzlerce yeni üye özgüven ve heyecanımızı daha da artırdı. Önümüzdeki günlerde Rize başta olmak üzere gençlerimizle beraber daha güzel işlere doğru mücadelemiz aralıksız devam edecek.

Anlaşılıyor ki Millet ittifakı ile seçime gidilecek. İktidarınızda yaşanan ekonomik krizi nasıl çözeceksiniz?

“TÜRKİYE YENİDEN ÜRETEN ÜLKE OLACAK”

Kahraman: Millet ittifakı iktidarıyla. Bakın bugün Türkiye yağ ve benzin kuyruğu, tanzim satış kuyruklarının olduğu bir döneme geriledi. Bugün vatandaşlarımız pazarlarda meyve sebze artıklarını toplar vaziyete geldi. Bugün bir baba çocuğuna harçlık veremediğinden dolayı intihar eder pozisyona geldi. Bu insanları bu duruma getiren tek adam rejiminin kendisidir.

Yaşanan tüm sorunlar bu basiretsiz sistemin tek ve net sonucudur. Tek adam rejimi ne ülkemize ne de Dünya ülkelerine güven vermeyen bir sistemdir. İyi bir planlamayla Ekonominin temeli üretime dayalı planlı bir yapı oluşturmakla ve piyasaya güven vermekle olur. Türkiye yakın tarihte tarım ülkesi iken bugün buğdayı bile ithal eden savaşta olan Suriye’den patates alan bir ülke durumuna getirildik.

Millet ittifakının iktidarı ile beraber Türkiye yeniden üreten ülke ürettiğini tüketen fazlalığını da ihraç eden ülke olmak zorundadır. Bununla beraber Türkiye’ye kazandıracağımız güçlü Demokratik özgürlükçü bir parlamenter sistemde iç ve dış piyasaların en büyük teminatı olacaktır. Yarın bunları başardığımızda herkes görecek ki kendi parası güçlenmiş ve vatandaşı ekmek kuyruklardan, Pazar yerlerinde ki atıkları toplayan vatandaşların görüntülerinden kurtulmuş bir ülke konumuna gelecektir. Bu inançla yola çıktık bunun sorumluluğuyla mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız.

210 bin çay üreticisi çayın geleceğinden endişeli gübre zamları ve çayına gübre ekemeyen bir duruma geldi üretici sorunları nasıl çözülecek?

“ERDOĞAN, DAR GÜNÜNDE RİZELİ HEMŞERİLERİNİ VE ÇAY ÜRETİCİLERİNİ UNUTTU”

Kahraman: Çay başta ilimizin ve bölgemizin en temel geçim kaynağı ve sorunudur.210 bin çay üreticisinin yanı sıra çaydan dolaylı olarak bölgemizde 1,5 milyon insan geçinmekte dedir. Bu gerçeği AKP iktidarı ısrarla görmemektedir.

Erdoğan iktidara gelmeden çay simit hesabı yaptığını “Allahlın verdiği ota kota mı olur” diyen Erdoğan’ın sözlerini unutmadı. Çay bu bölgemizin dolayısıyla bölge insanımızın en temel geçim kaynağıdır. Bu yüzden çay bizim için olmazsa olmazımız bir üründür. Çayın geleceği hepimizin geleceğidir. Bugün gelinen noktada ne yazık ki çay üreticisi emeğinin gerçek karşılığını alamıyor, hatta bu dönem zamlanan gübre fiyatlarıyla üretimi sekteye uğrama durumuyla karşı karşıya kalıyor. Bu durum hem bölgemizi hem de ilimizi felakete sürükleyecek bir facianın başlangıcıdır.

Siyasi iktidar acil olarak gübre fiyatlarına yapılan yüzde 400’lük zamları geri alması lazım ve üreticiyi üretim noktasında desteklemelidir. Sosyal, hukuk devletinin devletin en temel görevlerinden bir tanesi de aslında budur.

Bugüne kadar yaptığımız tüm çağrılarımıza rağmen gübre satışlarının başladığı bu aylarda iktidar umursamaz tavrını sürdürmeye devam ediyor.

Acı olanda bu bölgede insanların hangi şartlarda çay topladıklarını bilen Sayın Erdoğan’ın çay üreticilerinin ve hemşerilerinin bu çağrılara kulak tıkamasıdır. Rize 20 yıllık AKP iktidarına tam destek vererek Sayın Erdoğan’ın yanında yer almıştır ancak Rizelinin dar gününde Sayın Erdoğan’dan aynı karşılık gelmemiştir. Rize’de bir yaz sezonu çay üretilmemesi demek, bu kentin çocuklarını okuyamaması demektir. Hayat kuramaması demektir. Durum bu kadar vahimdir ve acil olarak adım atılması gerekmektedir.

Biz iktidarımızda Çayda kota ve kontenjanı kaldıracağız, TBMM bekleyen çay kanunu yasasını çıkartacağız en önemlisi bölgenin güvencesi olan ÇAYKUR’un varlık fonundan çıkartılmasını sağlayacağız.