Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Diyarbakır’da ‘Eşit Koşullarda Bir Arada Yaşamak’ ismiyle bir panel düzenledi. CHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın ev sahipliğinde gerçekleşen panele, CHP Parti Meclis Üyesi Yıldırım Kaya, CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı, Samsun İl Başkanı Tufan Akcagöz ve Konya İl Başkanı Barış Bektaş katıldı.

Panele HDP, Eğitim-Sen, DTTB, Barış Anneleri, DDKD, meslek odaları temsilcileri başta olmak ve çok sayıda kişi katıldı. Sokağa çıkma yasakları sırasında Sur’da çekilen yıkım fotoğraflarından hazırlanan slayt gösterisi ile başlayan panelin gündemi Kürt sorunu ve Kürt sorununun çözümü noktasında CHP’nin tavrıydı.

AKCAGÖZ: TÜRKİYE’DE KÜRT KİMLİĞİ İNKARI VAR

Sırayla konuşan CHP İl Başkanları, geldikleri kentlerin Kürt sorununa bakışı ve iktidarın Kürt sorununa bakışını anlattı. Samsun İl Başkanı Tufan Akcagöz, Türkiye’de Kürt kimliğinin inkar edildiğini hatırlatarak, “1993 yılında Lise son sınıf öğrencisiyken, dersimize giren bir binbaşı, ’Kürt diye bir şey yok’ diyordu. Daha sonra okuyunca bu sadece bu binbaşının tezi olmadığını öğrendik. 1994 yılında hukuk fakültesini kazandığımda o binbaşının yok dediği Kürt arkadaşlarımla aynı sıralarda ders görüyorduk. Demek ki bir inkar politikası var. Türkiye’deki sorunu ötelemek, halının altına süpürmek bir çözüm yolu olamaz” dedi.

PEKCANLI: TOPRAKLARIMIZI  VE MEZARLARIMIZI TERKETTİK

CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı, kendisinin Selanik göçmeni olduğun, göçün, kimlik sorunun ve inanç özgürlüğünün ne anlama geldiğini çok iyi bildiğini söyledi. 1983 göçünü anlatan Pekcanlı, “Bu göçün temel nedeni, dilini ve dinini orada yaşayamamaktı. Diyarbakır’da bunu da gördük. Bizim Türkler de kendi topraklarında kendi dilini, kendi ismini kullanamadığı için o baskı ve zulümden kaçtı. Kendi toprağını ve mezarlarını bıraktı. Toprak ve mezarlarını geride bırakmanın ne demek olduğunu bizde çok iyi biliyoruz bir Rumelili olarak” diye konuştu.

‘HUKUK VE ADALET HAKKARİ’YE BAŞKA, EDİRNE’YE BAŞKA MI?’

CHP Parti Meclis Üyesi Yıldırım Kaya, barışın, bir arada yaşamanın önemine vurgu yaptı. AKP’nin uyguladığı politikaları eleştirdi. 

DBP’li belediyelere kayyım atanmasına da tepki gösteren Kaya, BDP’li belediyeler ile AKP ve CHP’li belediyeler arasında çifte standart uygulandığını söyledi: “ Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkanı Kandıra cezaevinde yatıyor. Ama Melih Gökçek elini kolunu sallayarak geziyor. Melih Gökçek’in yerine başka bir AKP’li belediye başkanı atanıyor. Ataşehir belediye başkanını açığa alıyorsun, yerine CHP’li bir belediye meclis üyesi seçilebilir. Ama Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanının yerine Etimeskut’tan getirdiğin bir kaymakamı kayyım olarak atıyorsun. Peki bu bölücülük değildir de nedik?”  

PKK’YE ÇAĞRI

Toplantının ana gündem maddesi Kürt sorunu ve çözüm yollarıydı. Kaya konuşmasının neredeyse tümünü Kürt sorununa ayırdı. Kürt sorunun silahla değil, toplumsal mutabakatla çözüleceğini vurgulayan Kaya, “Bu ülkede Kürt sorunu var, bu sorunu çözmek zorundayız. Eğer mevcut iktidar Kürt sorunu çözmüyorsa, o zaman ana muhalefet partisi olarak bu sorunu çözmek bizim boynumuzun borcudur. Kürt sorunun askeri yöntemle çözülemeyeceğini biliyoruz. Silahla da çözülmeyeceğini gördük. Hendek siyasetiyle de çözülmez. PKK’ye buradan çağrı yapmak istiyorum. Silahları bırakın, konuşarak, birlikte yan yana durarak, Kürt sorunun çözümü için üzerimize ne düşüyorsa, hep birlikte ortak bir mücadele yürütelim. Emperyalizmin kanlı pazarına asla izin vermeyelim” dedi.

‘KADIN KOTASINI HDP’DEN ÖĞRENDİK’ 

Konuşmasının devamında Kürtlerin tarihsel olarak sorunu kendi aralarında çözdüğünü hatırlatan Kaya, siyasi anlamda bir özeleştiride bulundu: “Aşiretlerde bilirsiniz, kan davalarını bitiren yine Kürt halkı olmuştur.  Bu bölgelerde kan davalarının çözümü mahkemelerde aramadınız, kendi aşiret ilişkilerinizle çözdünüz  Ama 21. Yüzyılda da aşiret ilişkilerini çözerek kadınlar mücadelenin ön safında oldu. Erkeklerle birlikte eşit koşullarda mücadele eden bir topluluk yarattınız. Bize örnek oldunuz. İlk önce HDP yüzde 50 kadın kotası, cinsiyet kotası uyguladı. Biz yüzde 33’nü uygulayabildik. Şimdi önümüzde tüzük kurultayı var. Öğrendiklerimizi biz orda hayata geçireceğiz.”

CHP’DEN 18 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ: ANADİL ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALKACAK

Kaya, CHP’nin Kürt sorunu konusunda 18 maddelik çözüm önerisini açıkladı. Kaya’nın açıkladığı 18 maddeden öne çıkan başlıklar şunlar:

EMEP, “KOKARCAYLA MÜCADELEDE YÖNTEMİ YANLIŞ.”

*Hiç kimse kimliğinden dolayı suçlanamayacak, ayrımcılığa maruz kalmayacak.

*Her insan ana dilini özgürce konuşacak, ana dili öğrenme konusunda tüm engeller kaldırılacak.

*Cezaevleri değil fabrikalar kurulacak.

*Boşaltılan köyler ve şehirlerde yaşayanlara geri dönüş olanağı sağlanacak. Evleri devlet tarafından yeniden yapılacak. Karşılıksız krediler verilerek yeniden iş kurmaları sağlanacak.

*Koruculuk sistemi kaldırılacak. Korucuların silahları toplanarak, kamuda başka alanlarda istihdam olanağı sağlanacak.

*Keyfi görevden alınan milletvekili, belediye başkanları ve muhtarlar görevlerine iade edilecek. Keyfi görevden almalara son verilecek

*OHAL’i tümüyle kaldıracağız.

*Yeni Anayasayı toplumsal mutabakatla hazırlayacağız

CHP’YE DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI VE OHAL ELEŞTİRİSİ

Kaya’nın açıklamalarının ardından söz alan katılımcılar, CHP’ye yönelik eleştirilerilerde bulundu. Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda CHP’nin tavrı, belediyelere kayyım atanmasının ardından CHP’nin sessizliği genel eleştiri konusuydu. 

‘DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI KONUSUNDA HATA YAPTIK’

Eleştirilere cevap veren Kaya, dokunulmazlıkların kaldırılmasının CHP’nin seçim beyannamesinde olduğunu hatırlattı. Kaya, “Cumhuriyet Halk Partisinin baskı unsuru olarak kullanılacak, bir kesime yönelik saldırı aracı olarak kullanılacak olan dokunulmazlık teklifine karşı çıkması gerekiyordu. Bu eleştiriye katılıyorum. Partimizde çok az sayıda milletvekili dokunulmazlık konusunda oy vermesi bir hataydı, bir yanlıştı. Yanlışını kabul etmek siyasette bir erdemdir” dedi. 

Kürt sorunun çözümü konusunda ellerinden geleni yapacaklarını ifade eden Kaya, Diyarbakır’da yaptığı açıklamaların tümün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun onayını alarak yaptığını söyledi.